Atatürk Hakkında Bilinmeyen 10 Bilgi

RootBeta

Katılımcı Üye
7 Ara 2020
536
1
Russia
indir-108.jpg


1- Büyük önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün Mustafa ismi; Ali Rıza efendi çocukken kazayla beşikten düşürüp ölümüne yol açtığı ve hiç unutmadığı Mustafa kardeşinin ismini vermesinden gelir.

2- Büyük önderimiz Mustafa Kemal Atatürk ileri derecede Fransızca ve az derecede Almanca biliyordu.

indir-1-34.jpg


3- Atatürk Fransa’da düzenlenen Picardie Manevraları’nda davet edildiği uçağa binmek üzere iken yanındaki komutanın ricası üzerine uçağa binmemesi sayesinde ölümün kıyısından dönmüştür, çünkü bu uçak düşmüştür ve uçaktaki herkes ölmüştür.

4- Mustafa Kemal çok sevdiği atına Sakarya adını vermişti.

5- Büyük önderimiz Atatürk’ün tek manevi evladı Sabiha Gökçen değildir. Atatürk’ün diğer manevi evlatları: Abdurrahim Tunçak, Afife, Zehra, Rukiye Erkin, Nebile İrdelp, Ülkü Adatepe, Afet İnan ve Sığırtmaç Mustafa’dır.

6- Büyük Önderimiz cephelerde düşmanla göğüs göğüse savaşmış biri olarak en ilginç özelliği savaş meydanları dışında kan görünce fenalaşmasıydı.

indir-4-11.jpg


7- Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün en sevdiği renk şafak pembesi idi.

8- Atatürk’ün en sevdiği yemek Manastır Askeri Lisesi yıllarından kalan bir alışkanlıkla hayatı boyunca kuru fasulye ve pilav olarak kaldı.

9- Bilinenlere göre Atatürk’ün son sözü ‘Aleykümselam’dır.

10-Che Guevara 1967’de Bolivya’da yakalanıp öldürüldüğünde çantasından Atatürk’ün ‘Büyük Nutku’ çıkmıştır.

Form-Logo5HDe38b56fffffe2340.png
 

'PedroDavis

Kıdemli Üye
24 Haz 2015
2,336
190
112
1967 yılında Bolivya'da yakalanıp öldürüldüğünde Che'nin üzerinden "Nutuk" kitabının çıktığı iddiasının doğruluk payı yoktur, şehir efsanesidir.
 
Son düzenleme:

thebeard

Art Director
15 Mar 2018
3,502
1,034
İlk maddede yazan açıklama nerede buluyor ? KKO kısmında ve diğer yerlere baktığımda böyle bir şeye rastlamadım. İkinci madde ise; başlarda (Manastır Askeri İdadi zamanı) Kemal Paşa'nın Fransızcası zayıf idi. Bunun üzerine 2. sınıfa geçtiği vakit Fransızcasını papaz okulu denilen yerde geliştirip o dönemin en yüksek notu olan 45 ile geçer. Atatürk’ün dönemin eğitim sisteminin gerektirdiği Farsça ve Arapça, bunlara ilaveten öğrenimi sırasında Fransızca, Almanca ve Rusça öğrendiğini ilk etapta kolayca anlamaktayız. Bulgaristan’da askeri ataşe olarak görev yapan Atatürk, kuvvetle muhtemel Bulgarca da bilmekteydi. Bir anektod da ise "Atatürk’ün sekreteri Hasan Rıza’ya bir gün Atatürk’ün iki gecedir yatağa gitmediği, yaklaşık kırk saattir durmaksızın okumakta, sadece sade kahve içmekte ve aralarda sıcak duş aldığı iletilir. Hasan Rıza, Atatürk’ü kütüphanede pijamalarının üstüne bir röpteşambır giymiş olarak bir kitaba kapanmış durumda bulur. Uyanık olduğuna ısrar etmesine rağmen, gözleri yorgun görünmektedir ve onları aralarda ıslak bir pamukla silmektedir. Okuduğu kitap, H.G. Wells’in “Dünya Tarihin Anahatları” adlı İngilizce eseridir. Bu eser Atatürk için bir tür ilham elçisidir. Kitabı bitirir bitirmez Türkçe’ye çevirisinin yapılmasını emreder. Eserin Türkçe’ye çevirisini bir yıl sonra, aynı çizgiler içeren “Türk Tarihinin Anahatları” adlı eserin basımını izler." Bu anekdottan Atatürk’ün İngilizce’ye de hakim olduğu sonucu rahatlıkla çıkarılabilir. Altıncı madde ile ilgili; bana göre bu da belki iyi niyetle de olsa uyduruk bir havadis. Herhangi bir yerde böyle bir ifadeye rastlamadım. Doğruluk payının düşük olduğunu düşünüyorum. Dokuzuncu madde ile ilgili; Arapça ile mücadele eden Kemal Paşa'nın son sözünün Arapça olduğunu iddia etmek büyük bir hakarettir. Kemal Paşa'nın “aleyküm selam” demesini, yoklama ve teftişlerde, askeri, “selamun aleyküm asker” yerine “merhaba asker” diye selamlayan ilk kişinin bizzat Kemal Paşa olduğu Falih Rıfkı Atay’ın “Çankaya” isimli kitabında yazıyor. Detaylı olarak burada mevcut.
 
Son düzenleme:

FaTaLS

Üye
18 Eki 2020
166
4
İlk maddede yazan açıklama nerede buluyor ? KKO kısmında ve diğer yerlere baktığımda böyle bir şeye rastlamadım. İkinci madde ise; başlarda (Manastır Askeri İdadi zamanı) Kemal Paşa'nın Fransızcası zayıf idi. Bunun üzerine 2. sınıfa geçtiği vakit Fransızcasını papaz okulu denilen yerde geliştirip o dönemin en yüksek notu olan 45 ile geçer. Atatürk’ün dönemin eğitim sisteminin gerektirdiği Farsça ve Arapça, bunlara ilaveten öğrenimi sırasında Fransızca, Almanca ve Rusça öğrendiğini ilk etapta kolayca anlamaktayız. Bulgaristan’da askeri ataşe olarak görev yapan Atatürk, kuvvetle muhtemel Bulgarca da bilmekteydi. Bir anektod da ise "Atatürk’ün sekreteri Hasan Rıza’ya bir gün Atatürk’ün iki gecedir yatağa gitmediği, yaklaşık kırk saattir durmaksızın okumakta, sadece sade kahve içmekte ve aralarda sıcak duş aldığı iletilir. Hasan Rıza, Atatürk’ü kütüphanede pijamalarının üstüne bir röpteşambır giymiş olarak bir kitaba kapanmış durumda bulur. Uyanık olduğuna ısrar etmesine rağmen, gözleri yorgun görünmektedir ve onları aralarda ıslak bir pamukla silmektedir. Okuduğu kitap, H.G. Wells’in “Dünya Tarihin Anahatları” adlı İngilizce eseridir. Bu eser Atatürk için bir tür ilham elçisidir. Kitabı bitirir bitirmez Türkçe’ye çevirisinin yapılmasını emreder. Eserin Türkçe’ye çevirisini bir yıl sonra, aynı çizgiler içeren “Türk Tarihinin Anahatları” adlı eserin basımını izler." Bu anekdottan Atatürk’ün İngilizce’ye de hakim olduğu sonucu rahatlıkla çıkarılabilir. Altıncı madde ile ilgili; bana göre bu da belki iyi niyetle de olsa uyduruk bir havadis. Herhangi bir yerde böyle bir ifadeye rastlamadım. Doğruluk payının düşük olduğunu düşünüyorum. Dokuzuncu madde ile ilgili; Arapça ile mücadele eden Kemal Paşa'nın son sözünün Arapça olduğunu iddia etmek büyük bir hakarettir. Kemal Paşa'nın “aleyküm selam” demesini, yoklama ve teftişlerde, askeri, “selamun aleyküm asker” yerine “merhaba asker” diye selamlayan ilk kişinin bizzat Kemal Paşa olduğu Falih Rıfkı Atay’ın “Çankaya” isimli kitabında yazıyor. Detaylı olarak burada mevcut.

Aleyküm selam demesinde sakınca yok ki zaten dilimizde bir çok Arapça söz var Allah'ın selamı alıp vermek sakıncalı değil.
 

SevenKingdom

Yeni üye
13 Haz 2019
21
0
Mustafa Kemal Atatürk, 1938 yılına kadar enginar yemeyi çok istemiş ama bir türlü o yıla kadar yiyememiş. 1938 yılında Hatay'dan İstanbul'a enginar getirilmesini istemiş. Fakat 10 Kasım 1938 yılında saat 9'u 5 geçe bu yemeği yeme şansı olmadan vefat etmiş.

Ben de Atatürk hakkında fazla bilinmeyen bir bilgi paylaşmak istedim.
 

RootBeta

Katılımcı Üye
7 Ara 2020
536
1
Russia
Mustafa Kemal Atatürk, 1938 yılına kadar enginar yemeyi çok istemiş ama bir türlü o yıla kadar yiyememiş. 1938 yılında Hatay'dan İstanbul'a enginar getirilmesini istemiş. Fakat 10 Kasım 1938 yılında saat 9'u 5 geçe bu yemeği yeme şansı olmadan vefat etmiş.

Ben de Atatürk hakkında fazla bilinmeyen bir bilgi paylaşmak istedim.

Teşekkürler bilgi için...
 

thebeard

Art Director
15 Mar 2018
3,502
1,034
Aleyküm selam demesinde sakınca yok ki zaten dilimizde bir çok Arapça söz var Allah'ın selamı alıp vermek sakıncalı değil.

Açıklayarak anlatmıştım aslnda "Kemal Paşa'nın son sözünün Arapça olduğunu iddia etmek büyük bir hakarettir. Kemal Paşa'nın “aleyküm selam” demesini, yoklama ve teftişlerde, askeri, “selamun aleyküm asker” yerine “merhaba asker” diye selamlayan ilk kişinin bizzat Kemal Paşadır" şeklinde. Selam verip almak sorun değil anlatmak istediğim başka bir şey. Siz toplantıya giren müdürün "selamün aleyküm arkadaşlar" diye girdiğini düşünebiliyor musun ? Yada bir iş görüşmesi yaparken mailin ilk cümlesi "Selamün aleyküm" olabilir mi ?
 

FaTaLS

Üye
18 Eki 2020
166
4
Açıklayarak anlatmıştım aslnda "Kemal Paşa'nın son sözünün Arapça olduğunu iddia etmek büyük bir hakarettir. Kemal Paşa'nın “aleyküm selam” demesini, yoklama ve teftişlerde, askeri, “selamun aleyküm asker” yerine “merhaba asker” diye selamlayan ilk kişinin bizzat Kemal Paşadır" şeklinde. Selam verip almak sorun değil anlatmak istediğim başka bir şey. Siz toplantıya giren müdürün "selamün aleyküm arkadaşlar" diye girdiğini düşünebiliyor musun ? Yada bir iş görüşmesi yaparken mailin ilk cümlesi "Selamün aleyküm" olabilir mi ?

Aslında biraz kaba gibi oluyor ama mailde sa demezsin ama toplantıda dersin ama bazılarına kaba gelebilir ama kabalık bir durum yok ayriyeten '' Kemal Paşa'nın son sözünün Arapça olduğunu iddia etmek büyük bir hakarettir'' hakaret abartı geldi küfür etmemiş ki
 
Moderatör tarafında düzenlendi:

Attila7

Yeni üye
14 Ara 2020
15
5
Bu yazdıklarının bir kısmının yanlış bilgi olduğu söyleniyor. Burada eğer bu bilgileri araştırarak bulmuşsan ve bunlar yanlış ise bil ki sen suçlu değilsin. Hayır abi belki yanlış olan bu bilgi ona mantıklı gelmiştir yani bu olabilecek bir şey. şu bir gerçek ki düzeltmek senin,benim ve bizlerin elinde olan bir şey. Abartmadan da doğru olanı paylaşabilirsin tabi bu senin zeka seviyene kalmış bir şey. Yanlış olan tarafı belirtirsin ve sağlam bir araştırma ve doğruluğu kabullenmiş bir kanıtla olayı aydınlatırsın.
Başöğretmen Mustafa Kemal ATATÜRK'ün,Leopaldine König adlı bir genç Alman kıza onun dilinde cevap verdiğini biliyorsun.Fransızca,Almanca ve daha fazla dil bildiğini söylüyorsun ama nedense tek takıldığın şey Arapça konuşması mı? Sadece 1 tane cevap vermesi mi? burada acındırma ve çoğu milletin veya topluluğun yaptığı acımasız katliamlardan bahsetmeyeceğim. Şunu bilmeni istiyorum: her dilin bir anlamı ve amacı vardır,hiçbir dil ne lanetlidir ne de insanı cahilliğe sürükler. İnsanı cahilliğe sürükleyen tek şey onun hırsı ve azmi karşısındaki bocalamasıdır. Neyse bu konuyu daha fazla açıklama gereği duymuyorum. Bu yorumları yapanlara veya bu konuyu açana sinirli değilim asla ama nedense şaşkınlığımı da gizleyemiyorum.

"Akıl ve mantığın halledemeyeceği mesele yoktur." Mustafa kemal ATATÜRK

Kaynakça:

Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 136.

Not: Mektup sitede kaldırılmış olarak görünüyor.Kaynakça,Yargıtay'ın sitesine yönlendiriyor.
 
Üst

Turkhackteam.org internet sitesi 5651 sayılı kanun’un 2. maddesinin 1. fıkrasının m) bendi ile aynı kanunun 5. maddesi kapsamında "Yer Sağlayıcı" konumundadır. İçerikler ön onay olmaksızın tamamen kullanıcılar tarafından oluşturulmaktadır. Turkhackteam.org; Yer sağlayıcı olarak, kullanıcılar tarafından oluşturulan içeriği ya da hukuka aykırı paylaşımı kontrol etmekle ya da araştırmakla yükümlü değildir. Türkhackteam saldırı timleri Türk sitelerine hiçbir zararlı faaliyette bulunmaz. Türkhackteam üyelerinin yaptığı bireysel hack faaliyetlerinden Türkhackteam sorumlu değildir. Sitelerinize Türkhackteam ismi kullanılarak hack faaliyetinde bulunulursa, site-sunucu erişim loglarından bu faaliyeti gerçekleştiren ip adresini tespit edip diğer kanıtlarla birlikte savcılığa suç duyurusunda bulununuz.