Facebook, Türkiye'ye Temsilci Atayacak!

Cevap: Facebook, Türkiye'ye temsilci atayacağını açıkladı️

Türkiye pazarını kaybetmek isteyen varsa kafa tutar. Facebook vs. olsun kaybetmeyi göze alamazlar. Bu bir başlangıç, diğerleri için...

Cevap: Facebook, Türkiye'ye temsilci atayacağını açıkladı️

AXPA' Alıntı:

Türkiye pazarını kaybetmek isteyen varsa kafa tutar. Facebook vs. olsun kaybetmeyi göze alamazlar. Bu bir başlangıç, diğerleri için...

Genişletmek için tıkla ...

Sayın Axpa fikirlerine katılmıyorum Türkiye pazarını kaybetmiyoruz ama Sm özgürlüğümüzü kaybedebiliriz? Ne demek mi istiyorum:

Bir temsilci atanacak ne güzel değil mi bizi temsil eden bir birey? Ama olay bu kadar masum değil. Eğer ki bir temsilci atandı kim tarafından atandığı yada kimin atandığı veyahut atanan kişinin fikri görüşüne hiç girmek istemiyorum bu siyasi olur ve forumda bu tür şeyler yasak. Devam edelim...
A kişisi artık Facebook temsilcisi bu durumda otomatikman Facebook tarafından belirli kısıtlamalara tabi olan bir panel atanır bu panel içerisinde belirli yetkiler vardır peki bu yetkiler nelerdir:

Sm akışını takip etme.
Trendler akışını değiştirebilme.
İstenilen kullanıcıların İP-LOG-MAC-İD gibi izleme yapılabilecek protokollerine ulaşma.
Herhangi bir gönderiyi tam zamanlı olarak erişimden kaldırabilme.
Belirli etiketleri kısıtlayabilme.
Belirlenen profilleri bloke ederek Türkiye yayınından kaldırabilme.
...

Yukarıdaki saydığım özelliklerden belki daha azı bu temsilciye tanınacak veya daha fazlası. Ama düşünsene ya bu özellikler kötüye kullanılırsa düşünce özgürlüğü ne duruma girer yada hangi senaryolar bizi bekler?

Peki bu çıkarımı nereden mi yaptım:

"İlkelerimize uygun olmayacak bir şekilde hareket etmemiz için ısrar edilmesi halinde temsilcimizi geri çekeceğimizi belirtmek isteriz" ifadelerine yer verdi.

Facebook yöneticileri dahi bu ifadeden bu özelliğin kötüye kullanabilineceğine dair gönderme yapmış.

Yanlış anlaşılmasın ben bu duruma karşı değilim dediğim gibi ya yanlış şekilde kullanılırsa diye sorguluyorum.

SessizKalpler ,

Yazdıklarını okudum ve katılmadığını belirtmiş olsan da açıklamalarınla aslen katıldığını zaten yorumun sonunda belirtmişsin. Seninle aynı fikirdeyiz fakat farklı cümlelerle yorum yapıyoruz. Konu hakkında daha dillendirmediğimiz nice tehlikeler var ancak devletin karşısında bir muhatap olmazsa yaptırımlarını uygulatabilecek bir şirket de olmaz. Dünya genelinde veri (data) güvenlik protokolleri var. Türkiye olarak biz ISO 27001 ve 27018'i onayladık, bilişim şirketlerinin de bu güvenlik protokollerine uymasını bekliyoruz. Uymadıkların da ise yasal yaptırımları uygulamak bizim hakkımız.

Eğer bir şirket Türkiye'den para kazanıyorsa o şirketin vergiye tabi olması ayrıca yasal yükümlülüklerini yerine getirmesi zorunludur.

Bu benim şahsi düşüncem, bu nedenle kim atanmış, nereden atanmış pek umurumda değil.

Saygılar,

AXPA' Alıntı:

SessizKalpler ,

Yazdıklarını okudum ve katılmadığını belirtmiş olsan da açıklamalarınla aslen katıldığını zaten yorumun sonunda belirtmişsin. Seninle aynı fikirdeyiz fakat farklı cümlelerle yorum yapıyoruz. Konu hakkında daha dillendirmediğimiz nice tehlikeler var ancak devletin karşısında bir muhatap olmazsa yaptırımlarını uygulatabilecek bir şirket de olmaz. Dünya genelinde veri (data) güvenlik protokolleri var. Türkiye olarak biz ISO 27001 ve 27018'i onayladık, bilişim şirketlerinin de bu güvenlik protokollerine uymasını bekliyoruz. Uymadıkların da ise yasal yaptırımları uygulamak bizim hakkımız.

Eğer bir şirket Türkiye'den para kazanıyorsa o şirketin vergiye tabi olması ayrıca yasal yükümlülüklerini yerine getirmesi zorunludur.

Bu benim şahsi düşüncem, bu nedenle kim atanmış, nereden atanmış pek umurumda değil.

Saygılar,

Genişletmek için tıkla ...

AXPA
Peki bende şunu soruyorum ya kazanırken kaybediyorsak? Söz konusu eğer dediğin gibi para ise ekonomi ise kısıtlamalara tabi tutulmuş bir medyaya sahip bir ülkeye hangi yatırımcı nasıl güvensin de yatırım yapsın. Yatırımcılar için bir ülkenin kültürü örfü güler yüzü önemli değildir çünkü onların muhatabı medyadır ve bu gidişle (kazanarak kaybetmeye başlayacağımızı düşünüyorum) buda benim görüşüm.

SessizKalpler' Alıntı:

Peki bende şunu soruyorum ya kazanırken kaybediyorsak? Söz konusu eğer dediğin gibi para ise ekonomi ise kısıtlamalara tabi tutulmuş bir medyaya sahip bir ülkeye hangi yatırımcı nasıl güvensin de yatırım yapsın. Yatırımcılar için bir ülkenin kültürü örfü güler yüzü önemli değildir çünkü onların muhatabı medyadır ve bu gidişle (kazanarak kaybetmeye başlayacağımızı düşünüyorum) buda benim görüşüm.

Genişletmek için tıkla ...

Sen zaten 1948 yılında "Marshall Yardım Şartları"nı kabul ederek kaybetmeye başladığının farkında değil misin? Atatürk'ün vasiyetinde yer alan ve 1940 yılında kurulan Köy Enstitüleri, imzalanan bu şartların gizli hükmünde 1954'te kapatıldı. Kazandığımızı zannederek aslında kaybettiklerimiz o yıllara dayanıyor.

Böyle sorunsalı yüksek konularda önemli olan sorunun ilk çıkış anını tespit edip sonrasında alınması gereken önlemleri ivedilikle almaktır. Biz toplum olarak önce hatayı yapar sonra akıllanırız. Böylesi toplumlarda Truva atı senaryoları sıklıkla uygulanır. Tarihinden ders almayan toplumlar gelecekte de tarih yazamazlar...

Saygılar,