Gururumuz: Türk Silahlı Kuvvetleri

ᴄʀᴜᴇʟ

Özel Üye
24 Eyl 2013
4,423
56
Ahıska
Seal_of_the_Turkish_Armed_Forces.png


[TARİHÇE]

Tarih boyunca Ordu-Millet olarak adlandırılan Türkler; başta Asya Kıtası olmak üzere Avrupa ve Afrika dâhil geniş coğrafyalarda çok sayıda devlet kurmuş, çeşitli yabancı kavimler, milletler ve devletler üzerinde hâkimiyet sağlamışlardır. Bozkır yaşantısının hareketli ve güçlü olmayı gerektiren zorlu şartları, Türkleri dayanıklı ve mücadeleci bir millet hâline getirirken güçlü ve iyi teşkilatlanmış ordular kurmalarında da önemli bir etken olmuştur.

MÖ 209da kurulduğu kabul edilen ilk düzenli ve disiplinli Türk ordusunun Büyük Hun İmparatorluğu döneminde oluşturulduğu, bu yeni yapıda en büyük birliğin, 10.000 kişiden oluşan tümenler olduğu, tümenlerin binli, yüzlü ve onlu olmak üzere kademeli olarak küçülen birliklere ayrıldığı, söz konusu bu teşkilat yapısının küçük değişikliklerle tarih boyunca bütün Türk devletlerinde varlığını sürdürdüğü görülmektedir.

Türklerde ordu her zaman devletin en temel teşkilatlarından biri olmuş ve önemini daima korumuştur. Disiplin, teşkilat, eğitim ve silah yönünden mükemmeliyet Türk ordularının ortak özellikleri olmuştur. Bu yapısı sayesinde pek çok savaş kazanan Türkler, 1071 Malazgirt Zaferiyle Anadoluya kesin olarak yerleşmişler ve kısa süre sonra Anadolu Selçuklu Devletini kurarak Anadoluyu kendilerine vatan yapmışlardır. Sonraki on yıl içinde öncü Türk beylerinin Ege ve Marmara Denizi kıyılarına ulaşmalarıyla Türkler için denizcilik alanında da yeni bir sayfa açılmıştır. Türkleri açık denizlerle tanıştıran ilk öncü kişi Çaka Bey olmuş ve ilk Türk donanması onun zamanında (1081) denize indirilmiştir. Alanya ve Sinop Tersanelerinde inşa edilen gemilerle Selçuklu donanması denizaşırı seferler yapabilecek güce ve kabiliyete ulaşmıştır.

Selçuklu askerî teşkilatını kendine miras alan ve Anadoluda kurulan en güçlü Türk devleti olan Osmanlı Devleti ise bu mirasa ilave olarak kuruluşundan itibaren ordusunda yeni düzenlemeler yapmıştır. Bu düzenlemeler çerçevesinde; Orhan Bey zamanında, yaya ve atlı olmak üzere düzenli ve daimî ordu teşkilatı kurulmuştur. İznik Kuşatması (1327) esnasında deniz gücüne ihtiyaç duyulmuş ve bu ihtiyaç Karesi Beyliğinden gönderilen Karamürsel Bey komutasındaki 24 gemilik bir filo ile karşılanmıştır. Ordunun ihtiyaç duyduğu gemilerin yapımı için aynı yıl Karamürselde bir tersane inşa ettirilmiştir.

I. Murat döneminde de ordudaki gelişim devam etmiş, çoğunluğu tımarlı sipahilerce oluşturulan ve Osmanlı ordusunun asıl savaş gücünü teşkil eden Eyalet Kuvvetlerinin yanı sıra yaya ve atlı birliklerinden teşkil edilen Kapıkulu Ocakları kurulmuştur. Böylece Osmanlı ordusu Kapıkulu Ocakları ve Eyalet Kuvvetleri isimleriyle aylıklı ve topraklı olmak üzere iki büyük sınıfa ayrılmıştır. Ordu yapısını bu dönemde güçlendiren Osmanlı Devleti Ege Denizi ve Karadeniz mihverine sahip olmak maksadıyla İstanbul ve Çanakkale Boğazları üzerinde Venediklilerle rekabete girişmiş ve bu durum daha büyük harp gemilerinin yapılmasına yol açmıştır.

Gerek kara gerekse deniz kuvvetlerindeki bu ilerlemeler, harp araç-gereç imalatında da yenilikleri gerektirmiştir. Bu amaçla kuruluş döneminin sonlarına doğru ok, yay, kılıç, tüfek, balta, barut, kurşun, zırh, miğfer vb. savaş malzemeleri yapmak veya tedarik etmek üzere Cebeci Ocağı; top dökmek üzere Topçu Ocağı; havan topu, mayın ve bomba yapmak üzere ise Humbaracı Ocağı kurulmuştur.

Fatih Sultan Mehmet Döneminde başta Gelibolu Tersanesi olmak üzere büyük bir gemi inşa faaliyetine girişilmesiyle Osmanlı Devletinin ilk stratejik amaçlı donanması kurulmuştur. Bu donanma İstanbulun fethinde büyük rol oynamıştır. Kanuni Sultan Süleyman zamanında Barbaros Hayrettin Paşanın Kaptan Paşalık makamına getirilmesiyle Osmanlı donanması en büyük gücüne ulaşmış ve 27 Eylül 1538de kazanılan Preveze Deniz Zaferiyle Akdeniz bir Türk gölü hâline gelmiştir.

18inci yüzyıldan itibaren Türk askerî teşkilatında ve eğitim kurumlarında önemli yenilikler yapılmıştır. III. Selim döneminde günümüz modern Türk ordusunun ilk çekirdeği olan Nizâm-ı Cedid Ordusu kurulmuştur. Daha sonra Sekbân-ı Cedid Ocağı, Eşkinci Ocağı kurulmuş ve 1826 yılında Yeniçeri teşkilatının kaldırılmasıyla Asâkir-i Mansûre-i Muhammediye adıyla Avrupa usulünde kurulan askerî teşkilat bu alanda en önemli yeniliklerden olmuştur.

Eğitim kurumları açısından yapılan yeniliklerin başında Mühendishâne-i Bahrî-i Hümâyûn (1773) ve Mühendishâne-i Berrî-i Hümâyûn (1794) gelmektedir. Ordunun kurmay subay, subay ve astsubay ihtiyacını karşılamak amacıyla açılan Mekteb-i Harbiye, Erkân-ı Harbiye Mektebi, askerî rüştiyeler, küçük zabitan iptidai mektepleri, küçük zabitan mektepleri ve askerî idadiler de bu yenilikler arasında yer almaktadır.

Kara ordusunda bu gibi yenilikler yapılırken askerî denizcilik konusunda da önemli yeniliklerin yapıldığı görülmektedir. Özellikle Kırım Harbi (1853-1856) sonrası harp gemileri teknolojisindeki yenilikler dikkat çekicidir. Pervanenin icadıyla birlikte buharlı makinelerin harp gemilerine de uygulanmaya başlanması, harp gemilerinin sacdan ve demirden inşası yoluna gidilmesi, kuyruktan dolma toplar icat edilerek ağızdan dolma topların terk edilmesi örnek olarak zikredilebilir. Askerî denizcilik teşkilatındaki önemli bir yenilik de 17 Mart 1867de kurulan Bahriye Nezareti makamının Kaptan Paşalık Müessesesinin yerini almasıdır.

Türk ordusunda kara ve deniz kuvvetlerine ilaveten 1909 yılından itibaren askerî havacılık alanıyla da ilgilenilmeye başlanılmış; bu kapsamda, ülkede ilk uçak gösterileri gerçekleşmiş ve havacılıkla ilgili ilk raporlar yazılmıştır. 1 Haziran 1911de Harbiye Nezareti Kıtaat-ı Fenniye ve Mevâki-i Müstahkem Müfettişliğinin 2nci Şubesinde Kurmay Yarbay Süreyya Bey başkanlığında oluşturulan Tayyare Komisyonu Türk askerî havacılığının ilk resmî kuruluşu olmuştur. Türk hava birlikleri Balkan Savaşları, Birinci Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşında sınırlı imkânlara rağmen başarıyla görev yapmıştır.

Hava Kuvvetlerinin kuruluşundan kısa bir süre sonra gerçekleşen Birinci Dünya Savaşında Türk ordusu sahip olduğu askerlik anlayışıyla kara, deniz ve hava güçleriyle farklı cephelerde savaşmıştır. Dünya tarihi, Türk askerinin ve Türk milletinin asırlar öncesinden bir miras gibi akıp gelen cesaret ve kahramanlığının Mustafa Kemalin askerî dehası ve komuta yeteneği ile birleştiğinde Çanakkaleyi nasıl geçilemez bir hâle getirdiğine tanıklık etmiştir.

Memleketini en buhranlı ve güç anlarda felaketlerden kurtaran kahraman Türk ordusu, Türk İstiklal Harbinde de varını yoğunu seferber eden asil ve fedakâr Türk milletiyle beraber Mustafa Kemal Paşanın önderliğinde büyük zaferlere imza atmıştır. Başkomutan Mustafa Kemal Paşanın Hatt-ı müdafaa yoktur, sath-ı müdafaa vardır. O satıh, bütün vatandır. direktifiyle kazanılan Sakarya Meydan Muharebesinin ardından Büyük Taarruzla Türk milletinin bağımsız ve egemen bir ulus olarak varlığını sürdürmesi sağlanmıştır.

Böylece memleketin iç ve dış güvenliğinin korunmasında güçlü ordunun ne kadar önemli olduğu bir kez daha anlaşılmış, bu nedenle Cumhuriyet Döneminin önceliklerinin başında orduda yapılacak yeni düzenlemeler yer almıştır. 1923 yılından itibaren üç ordu müfettişliği şeklinde yeniden teşkilatlanan Kara Kuvvetlerinin, ağır ve hafif makineli tüfekler, havanlar, tanksavar silahları ve modern toplarla teçhiz edilmesiyle güçlü bir ordu kurma yolunda ilk adımlar atılmıştır.

İlk teşkilatı 1920 yılında Erkân-ı Harbiye-i Umumiye Vekâleti adıyla kurulan ve İcra Vekilleri Heyetine (Bakanlar Kurulu) bağlı olan teşkilat, 03 Mart 1924 tarihli kanunla Erkân-ı Harbiye-i Umumiye Riyaseti adını almış ve bakanlık statüsü kaldırılarak ayrı ve bağımsız bir yapıya kavuşturulmuştur. Erkân-ı Harbiye-i Umumiye Riyaseti 29 Ekim 1931 tarihinde, Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal ATATÜRKün açılışını yaptığı yeni binasına taşınmış (bugünkü Genelkurmay binası), 1935 yılında Türk ordusundaki rütbe isimlerinin yeni Türkçe karşılıklarının kullanılmasına başlanmasıyla Erkân-ı Harbiye-i Umumiye Riyasetinin adı Genelkurmay Başkanlığı olarak değiştirilmiştir.

Emniyet ve asayiş hizmetlerini yürütmek üzere 14 Haziran 1839 tarihinde kurulduğu kabul edilen Jandarma Teşkilatı, 10 Haziran 1930 tarihinde yayımlanan 1706 sayılı kanunla bugünkü hukuki statüsüne kavuşmuştur

İkinci Dünya Savaşı öncesinde orduda yeni düzenlemeye gidilmiş ve Kara Kuvvetlerindeki ordu müfettişlikleri, ordu komutanlıklarına dönüştürülmüştür. Böylece Kara Kuvvetleri üç ordudan teşkil edilmiş ve ordunun mevcudu en yüksek seviyeye çıkarılmıştır. İkinci Dünya Savaşının ardından 23 Ocak 1944 tarihinde Hava Kuvvetleri Komutanlığının kurulmasıyla hava birlikleri tek komuta altında toplanmıştır. Kara Müsteşarlığı 01 Temmuz 1949da Kara Kuvvetleri Komutanlığına, Deniz Müsteşarlığı ise 15 Ağustos 1949da Deniz Kuvvetleri Komutanlığına dönüştürülmüştür.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 27 Haziran 1950 tarihinde Güney Koreye yardım konusunda yaptığı çağrıya olumlu cevap veren Türkiye, dünya barışına katkı sağlamak adına Kore Savaşına bir tugay göndermiştir. Türk kuvvetleri, Koreye ayak bastıkları andan Ateşkes Antlaşmasının imzalanmasına kadar (27 Temmuz 1953), muharebenin en can alıcı bölgelerinde görevlendirilmiştir. Türk kuvvetleri her zaman olduğu gibi bu savaşta da Yurtta barış, dünyada barış. ideali uğruna fedakârca mücadele etmiştir. Bu durum, Türkiye-Güney Kore arasında var olan dostane ilişkilerin kan kardeşliği adı altında daha da güçlü bir şekilde devam etmesine vesile olmuştur.

Korede muharebeler devam ederken Türk Hava Kuvvetleri Komutanlığı 1951 yılından itibaren jet uçaklarıyla teçhiz edilmeye başlanmış, aynı yıl üs ve filo kuruluşuna geçilerek Balıkesirdeki 9uncu Ana Jet Üs Komutanlığı Türk Hava Kuvvetlerinin ilk jet üssü olmuştur.

Türk ordusu Koreden sonraki en büyük sınavını, Kıbrıs Barış Harekâtında vermiştir. Türk ordusunun ilk müşterek harekâtı olan bu harekâtta, hava kuvvetlerinin desteğiyle deniz kuvvetleri ilk kuvvet aktarımını ve çıkarma harekâtını başarıyla gerçekleştirmiştir. Harekâttan sonra Kıbrısta kolordu seviyesinde Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığının nüvesi oluşturulmuştur. Bu harekâttan alınan dersler çerçevesinde 1975 yılında Ege kıyılarının savunulması maksadıyla Ege Ordu Komutanlığı teşkil edilmiştir. Türkiye'nin jeo-stratejik konumu, kıyıların uzunluğu, yeni ve profesyonel bir Sahil Güvenlik Komutanlığına olan ihtiyacı ortaya çıkartmıştır. Diğer taraftan, bazı Bakanlıkların karasuları ve deniz ile ilgili hizmetlerinde, kanunlarla çıkarılan çeşitli yasakları uygulayacak yeterli güvenlik güçlerinin bulunmaması da göz önünde bulundurularak, 9 Temmuz 1982 tarihinde Sahil Güvenlik Komutanlığı kurulmuştur.

1980li yılların sonunda yeniden yapılanma sürecine giren Türk Silahlı Kuvvetleri; barış zamanında Türkiyenin millî çıkarlarının korunmasına katkıda bulunmanın yanı sıra özellikle sınır tanımayan terörizm, siber saldırı ve kıtalar arası balistik füze tehdidi gibi risk faktörleri karşısında ülke güvenliğinin sağlanmasında, coğrafi sınırlara bağlı olmayan stratejik güvenlik anlayışının bir gereği olarak çeşitli ülkelerle askerî eğitim ve iş birliği anlaşmalarının imzalamasının yanı sıra askerî yardım faaliyetlerinde bulunmakta, komşuları ve bölge ülkeleriyle güven ve güvenlik artırıcı önlemler ve uluslararası silahların kontrolü rejimlerine taraf olmaktadır.

Türk Silahlı Kuvvetleri hem dünya barışına katkıda bulunmak hem de bölgesel ve uluslararası güvenliği sağlamak amacıyla Somali, Bosna - Hersek, Kosova, Afganistan gibi birçok ülkede barışı destekleme harekâtlarına çok önemli katkılar sağlamış ve sağlamaya da devam etmektedir.

Bugün gelinen noktada Türk ordusu, sahip olduğu teknoloji, bilgi ve eğitim üstünlüğü, azami ölçüde millî harp sanayisine dayanan silah gücü, terörle mücadele ve sınır ötesi harekât kabiliyeti ile her türlü hava koşulunda harekât icra etmektedir. Ayrıca, dünyanın en hassas noktalarında NATO bayrağı altında olağanüstü bir disiplin ve güçle görev yapma yeteneği sayesinde dünyanın en güçlü orduları arasında elde etmiş olduğu haklı ve mümtaz yerini daha da pekiştirmektedir.

Türk Silahlı Kuvvetleri; Cumhuriyetimizin Kurucusu, Ebedî Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal ATATÜRKün Türk ordusuna yayımladığı tarihî mesajında ifade ettiği:

Zaferleri ve mazisi insanlık tarihi ile başlayan, her zaman zaferle beraber medeniyet nurlarını taşıyan kahraman Türk ordusu! Memleketini en buhranlı ve müşkül anlarda zulümden, felaket ve musibetlerden ve düşman istilasından nasıl korumuş ve kurtarmış isen Cumhuriyet'in bugünkü feyizli devrinde de askerlik tekniğinin bütün modern silah ve vasıtalarıyla mücehhez olduğun hâlde, vazifeni aynı bağlılıkla yapacağına hiç şüphem yoktur.

anlayış çerçevesinde asil Türk milletinin sevgi ve güveninden aldığı güçle kendisine verilecek her türlü görevi tarihî bir sorumluluk bilinciyle geçmişte olduğu gibi gelecekte de icra etme azim ve kararlılığındadır.



[GENELKURMAY BAŞKANLARI]

M.İsmet İNÖNÜ
mismetinonu.jpg

Orgeneral
3 Mayıs 1920 - 10 Kasım 1921

Fevzi ÇAKMAK
fevzicakmak.jpg

Mareşal
03 Nisan 1921 - 31 Ağustos 1922 (Orgeneral)
31 Ağustos 1922 - 12 Ocak 1944 (Mareşal)

M.Kazım ORBAY
kazim_orbay.jpg

Orgeneral
12 Ocak 1944 - 30 Temmuz 1946

Salih OMURTAK
salih_omurtak.jpg

Orgeneral
1 Ağustos 1946 - 8 Haziran 1949

A. Nafiz GÜRMAN
nafiz_gurman.jpg

Orgeneral
10 Haziran 1949 - 6 Haziran 1950

M. Nuri YAMUT
nuri_yamut.jpg

Orgeneral
5 Haziran 1950 - 10 Nisan 1954

A. Nurettin BARANSEL
nurettin_baransel.jpg

Orgeneral
28 Mayıs 1954 - 25 Ağustos 1955

İ. Hakkı TUNABOYLU
hakki_tunaboylu.jpg

Orgeneral
25 Ağustos 1955 - 10 Ekim 1957

İ. Feyzi MENGÜÇ
fevzi_menguc.jpg

Orgeneral
11 Ekim 1957 - 22 Ağustos 1958

M. Rüştü ERDELHUN
rustu_erdelhun.jpg

Orgeneral
23 Ağustos 1958 - 27 Mayıs 1960

Ragıp GÜMÜŞPALA
ragip_gumuspala.jpg

Orgeneral
3 Haziran 1960 - 4 Ağustos 1960

Cevdet SUNAY
cevdet_sunay.jpg

Orgeneral
4 Ağustos 1960 - 16 Mart 1966

A. Cemal TURAL
cemal_tural.jpg

Orgeneral
16 Mart 1966 - 16 Mart 1969

Memduh TAĞMAÇ
menduh_tagmac.jpg

Orgeneral
16 Mart 1969 - 29 Ağustos 1972

Ö. Faruk GÜRLER
faruk_gurler.jpg

Orgeneral
29 Ağustos 1972 - 6 Mart 1973

Semih SANCAR
semih_sancar.jpg

Orgeneral
6 Mart 1973 - 7 Mart 1978

A. Kenan EVREN
kenan_evren.jpg

Orgeneral
7 Mart 1978 - 1 Temmuz 1983

Nurettin ERSİN
nurettin_ersin.jpg

Orgeneral
1 Temmuz 1983 - 6 Aralık 1983

M.Necdet ÜRUĞ
necdet_urug.jpg

Orgeneral
6 Aralık 1983 - 2 Temmuz 1987

Necip TORUMTAY
necip_torumtay.jpg

Orgeneral
24 Temmuz 1987 - 3 Aralık 1990

Doğan GÜREŞ
dogan_gures.jpg

Orgeneral
6 Aralık 1990 - 30 Ağustos 1994

İ.Hakkı KARADAYI
hakki_karadayi.jpg

Orgeneral
30 Ağustos 1994 - 30 Ağustos 1998

Hüseyin KIVRIKOĞLU
huseyinkivrikoglu.jpg

Orgeneral
30 Ağustos 1998 - 28 Ağustos 2002

Hilmi ÖZKÖK
hilmiozkok.jpg

Orgeneral
28 Ağustos 2002 - 28 Ağustos 2006

Yaşar BÜYÜKANIT
yasarbuyukanit.jpg

Orgeneral
28 Ağustos 2006 - 28 Ağustos 2008

İlker BAŞBUĞ
ilkerbasbug.jpg

Orgeneral
28 Ağustos 2008 - 27 Ağustos 2010

Işık KOŞANER
isik_kosaner.jpg

Orgeneral
27 Ağustos 2010 - 29 Temmuz 2011

Necdet ÖZEL
necdet_ozel.jpg

Orgeneral
29 Temmuz 2011 - 04 Ağustos 2011 (Vekâlet)
04 Ağustos 2011 - 18 Ağustos 2015


Hulusi AKAR
hulusi_akar.jpg

Orgeneral
18 Ağustos 2015-...


[GÖREVİ]

Anayasanın 5inci maddesinde, Türk milletinin bağımsızlığını ve bütünlüğünü, ülkenin bölünmezliğini, Cumhuriyeti ve demokrasiyi korumak, kişilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamak devletin temel amaç ve görevleri arasında sayılmıştır.
Söz konusu hüküm ile devlete yüklenen görevlerin gerçekleştirilmesine yönelik olarak, Anayasanın 117nci Maddesinde millî güvenliğin sağlanması düzenlenmiştir. Bu düzenlemede, Milli güvenliğin sağlanmasından ve Silahlı Kuvvetlerin yurt savunmasına hazırlanmasından, Türkiye Büyük Millet Meclisine karşı, Bakanlar Kurulu sorumlu olduğu; Genelkurmay Başkanının, Silahlı Kuvvetlerin komutanı olup, savaşta Başkomutanlık görevlerini Cumhurbaşkanlığı namına yerine getireceği, görev ve yetkilerinin kanunla düzenleneceği hükme bağlanmıştır.
Bu hüküm doğrultusunda, 1324 Sayılı Genelkurmay Başkanının Görev ve Yetkilerine Ait Kanunda Genelkurmay Başkanının;
Silahlı Kuvvetlerin Komutanı olduğu, (Md. 1)
Millî Savunma Bakanlığının görevleri saklı kalmak kaydıyla; Silahlı kuvvetlerin savaşa hazırlanmasında; personel, istihbarat, harekât, teşkilat, eğitim, öğretim ve lojistik hizmetlerine ait ilke ve öncelikler ile ana programlarını tespit edeceği, (Md. 2)
Görev ve yetkilerinden dolayı Başbakana karşı sorumlu olduğu (Md. 7) belirtilmiştir.
Bu kapsamda Türk Silahlı Kuvvetlerinin temel görevi;
211 Sayılı TSK İç Hizmet Kanununun 35inci maddesinde Silahlı Kuvvetlerin vazifesi; yurt dışından gelecek tehdit ve tehlikelere karşı Türk vatanını savunmak, caydırıcılık sağlayacak şekilde askerî gücün muhafazasını ve güçlendirilmesini sağlamak, Türkiye Büyük Millet Meclisi kararıyla yurt dışında verilen görevleri yapmak ve uluslararası barışın sağlanmasına yardımcı olmaktır,
211 Sayılı TSK İç Hizmet Kanununun 36ncı maddesinde ise Silahlı Kuvvetler, harp sanatını öğrenmek ve öğretmekle vazifelidir. Bu vazifenin ifası için lazım gelen tesisler ve teşkiller kurulur ve tedbirler alınır şeklinde tanımlanmıştır.
Bu görevlere ilave olarak Türk Silahlı Kuvvetleri;
5442 Sayılı İl İdaresi Kanununun 11/D Maddesi ile valilerin, ilde çıkabilecek veya çıkan olayların, emrindeki kuvvetlerle önlenmesini mümkün görmedikleri veya önleyemedikleri; aldıkları tedbirlerin bu kuvvetlerle uygulanmasını mümkün görmedikleri veya uygulayamadıkları takdirde, diğer illerin kolluk kuvvetleriyle bu iş için tahsis edilen diğer kuvvetlerden yararlanmak amacıyla, İçişleri Bakanlığından ve gerekirse Jandarma Genel Komutanlığının veya Kara Kuvvetleri Komutanlığının sınır birlikleri dahil olmak üzere en yakın kara, deniz ve hava birlik komutanlığından mümkün olan en hızlı vasıtalar ile müracaat ederek yardım talebinde bulunmaları halinde kamu düzenini bozan her türlü toplumsal olayın engellenmesi maksadıyla kolluk güçlerine destek olmakta,
5442 Sayılı İl İdaresi Kanununun 11/J Maddesi ile Genel kolluk kuvvetlerinin imkân ve kabiliyetlerini aşan durumlarda terörle mücadele için gerekli olması veya terör eylemlerinin kamu düzenini ciddi şekilde bozması hâlinde, İçişleri Bakanlığının teklifi üzerine Bakanlar Kurulu kararıyla Türk Silahlı Kuvvetlerinin görevlendirilmesi durumunda, 211 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanununda belirtilen yetkiler ile kolluk kuvvetlerinin genel güvenliği sağlamada sahip olduğu yetkileri kullanarak verilen görevleri yerine getirmekte,
Benzer şekilde, Memleketin umumi emniyet ve asayiş işlerinden sorumlu İçişleri Bakanının, bu işleri, kendi kanunları dairesinde hareket eden Emniyet Umum Müdürlüğü ile Umum Jandarma Komutanlığı ve icabında diğer bütün zabıta teşkilatı vasıtası ile ifa edeceği ve lüzum halinde İcra Vekilleri Heyeti kararı ile ordu kuvvetlerinden istifade edeceğine yönelik 3201 Sayılı Emniyet Teşkilatı Kanununun 1inci maddesi uyarınca, umumi emniyet ve asayiş işlerinde kolluk güçlerine destek sağlamakta,
Anayasa ile kurulan hür demokrasi düzenini veya temel hak ve hürriyetleri ortadan kaldırmaya yönelik yaygın şiddet hareketlerine ait ciddi belirtilerin ortaya çıkması veya şiddet olayları sebebiyle kamu düzeninin ciddi şekilde bozulması nedeniyle ilan edilen olağanüstü hal üzerine, 2935 Sayılı Olağanüstü Hal Kanununun 21 ve 22nci Maddeleri uyarınca valilerin askerî birliklerden yardım istemesi halinde, yardım istenen askerî birlikler Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanununda belirtilen yetkiler ile kolluk kuvvetlerinin genel güvenliği sağlamada sahip olduğu yetkileri kullanarak olayların önlenmesinde kolluk güçlerine destek olmakta,
Yer sarsıntısı, yangın, su basması, yer kayması, kaya düşmesi, çığ ve benzeri tabii afetlere 211 Sayılı İç Hizmet Kanunu Md.112 ve 7269 Sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısıyla Alınacak Tedbirlerle Yapılacak Yardımlara Dair Kanun Md.7 çerçevesinde yapılan yardımlara destek vermekte,
3497 Sayılı Kara Sınırlarının Korunması ve Güvenliği Hakkında Kanun Md.2 uyarınca kara sınırlarını korumak ve güvenliğini sağlamaktadır.



[KUVVET YAPISI]

Türk Silahlı Kuvvetleri, Genelkurmay Başkanlığı Karargâh ve Karargâha bağlı birlikler ile Kara Kuvvetleri Komutanlığı, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı ve Hava Kuvvetleri Komutanlığından meydana gelmektedir.


[YAPILANMASI]

Genelkurmay Başkanlığı, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin komuta merkezidir.
Türk Silahlı Kuvvetleri'ni yöneten ve yönlendiren Türkiye'deki en üst düzey askeri birimdir. Savaşta Başkomutanlık görevini Cumhurbaşkanı adına yerine getirir.[23] Kuvvetlere komuta etmek, savaşa hazırlanmasında personel, haber alma, harekat, yapılanma, eğitim-öğretim ve lojistik hizmet ilkeleri ve programları Genelkurmay Başkanlığının sorumluluklarıdır.


Türk Kara Kuvvetleri

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin en büyük kuvvetidir. Bünyesinde 4 Ordu, 14 Kolordu, 8 Mekanize Tümen, 11 Zırhlı Tugay, 23 Mekanize Piyade Tugayı, 15 Motorize Piyade Tugayı, 8 Komando Tugayı, 4 İnsani Yardım Tugayı, 5 Topçu Tugayı bulunur. Ayrıca Kıbrısta Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri adı altında yaklaşık bir kolordu seviyesinde yaklaşık 60.000 Personel bulundurmaktadır. Anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyeti'nin korunması ve kollanması ile ilgili kendisine verilen görevleri yerine getirir. Türk Kara Kuvvetindeki asker (er ve erbaş) sayısının 550.000 üstünde olduğu sanılmaktadır.
Deniz Kuvvetleri


Türk Deniz Kuvvetleri

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin en büyük 3.kuvvetidir. Türkiye'yi denizden gelebilecek her türlü tehditlere karşı savunmak ve ülkenin denizle alakalı menfaatlerini korumak ve kollamakla görevli kuvvettir. Deniz Kuvvetleri 27 Savaş Gemisi, 14 Denizaltı, 9 Korvet, 108 Hücumbot, 23 Füze Saldırı Gemisi, 102 Sahil Güvenlik Botu ve 21 Mayın Gemisi ile Karadeniz, Ege ve Akdenizde saygı duyulan bir askeri güçtür. Ayrıca bu kuvvet Karadeniz Ege ve Akdenizde caydırıcı bir güçtür. 55.000 aktif çalışanı ile personel sayısı bakımında dünyanın 8. büyük deniz kuvvetidir. Fakat envanter bakımından bu sıralama değişir. Bu güç, envanter bakımından 3. sıradadır.[24] Donanma Komutanlığı, Kuzey Deniz Saha Komutanlığı, Güney Deniz Saha Komutanlığı, Deniz Eğitim ve Öğretim Komutanlığı olmak üzere dört ana ast komutanlıktan oluşur.[25]
Hava Kuvvetleri


Türk Hava Kuvvetleri

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin en büyük 2.kuvvetidir. 1949 yılında kurulan ve şu anda envanterinde 2000'in üzerinde uçak, helikopter ve insansız hava aracı barındıran, barışta Türk Hava Sahası'nı savunan, savaşta kara ve deniz kuvvetlerine destek veren kuvvettir.


Özel Kuvvetler

Özel Kuvvetler Komutanlığı ya da halk arasındaki adıyla Bordo Bereliler ve eski adıyla Özel Harp Dairesi , Türk Silahlı Kuvvetleri'nin değişik sınıf ve rütbelerdeki subay, astsubay ve uzman erbaşlardan oluşan, iç ve dış tehditlerin bertaraf edilmesine karşı her türlü arazi ve iklim şartlarında görev yapabilecek nitelikte üst düzey eğitime tabi tutularak yetiştirilmiş özel askerlere verilen isimdir. Hiçbir kuvvet komutanlığına bağlı olmaksızın doğrudan Türk Silahlı Kuvvetleri Genelkurmay Başkanlığı'na bağlı olarak görev yaparlar.



[RÜTBELER]

Türk Kara Kuvvetleri rütbeleri

1gQOJD.png



Türk Deniz Kuvvetleri rütbeleri

vp1WjR.png



Türk Hava Kuvvetleri rütbeleri

nW80Og.png

 
Moderatör tarafında düzenlendi:

TRWE

Katılımcı Üye
1 Şub 2008
615
13
Düzce
Helal olsun size ve benden size 5 adet Teşekkür.....

Buda benim Vezicem (Özlü Sözüm)

TÜRK ORDUSUYLA VAROLUR.ORDUSU YOKSA KÖPEĞE,ÇAKALA KÖLE OLUR....!
[Köle olmaktansa ölümü kendime kardeş bilirim....]

Not :

Bu hazırlamış olduğun konuyu kaynak göstermek üzere başka bir yerde (web sitesinde) paylaşacağım.

Tekrar tebrik ederim.

TRWE_2012
[YAZILIM EDİTÖRÜ] (Alaydan Yetişme)
 
25 Mar 2019
227
0
Swastika
Çok Uğraşılmış. Bir Asker çocuğu olarak ben çok beğendim.


_____________________________________________

Ya İstiklâl ! Ya Ölüm !
 
Son düzenleme:

Ego1st

Uzman üye
15 Mar 2018
1,109
25
Polis konusu açmanızı da isterim :)
 
Moderatör tarafında düzenlendi:
Üst

Turkhackteam.org internet sitesi 5651 sayılı kanun’un 2. maddesinin 1. fıkrasının m) bendi ile aynı kanunun 5. maddesi kapsamında "Yer Sağlayıcı" konumundadır. İçerikler ön onay olmaksızın tamamen kullanıcılar tarafından oluşturulmaktadır. Turkhackteam.org; Yer sağlayıcı olarak, kullanıcılar tarafından oluşturulan içeriği ya da hukuka aykırı paylaşımı kontrol etmekle ya da araştırmakla yükümlü değildir. Türkhackteam saldırı timleri Türk sitelerine hiçbir zararlı faaliyette bulunmaz. Türkhackteam üyelerinin yaptığı bireysel hack faaliyetlerinden Türkhackteam sorumlu değildir. Sitelerinize Türkhackteam ismi kullanılarak hack faaliyetinde bulunulursa, site-sunucu erişim loglarından bu faaliyeti gerçekleştiren ip adresini tespit edip diğer kanıtlarla birlikte savcılığa suç duyurusunda bulununuz.