KOMANDO Yemini-Mutlaka okuyun !!

meko93

Katılımcı Üye
Türk komandosunun ve bütün Türk askerinin yanında Allah var. Çünkü bu asker Allah’ın askeri.

Biz Türkler önce Allah’a sonra ordumuza güveniriz.
Türk askerinin yanında Türk Emniyeti de ayrı bir değer. İkisi de milletimizin emrinde. Milletimiz ise ordumuz ve emniyet güçlerimizin her zaman yanında.
Bu ordunun milletle arası kesilmemeli. Bizim ordumuz başka orduya benzemez.

Her Türk asker doğar, asker olarak ölür. Bunu son günlerde yapılan gösterilerde de gördük. 8 yaşındaki bir ******n Başbakan'a mektup yazıp, askere gitmek istemesi ve 105 yaşındaki bir dedenin "Beni de askere alın" demesi yukarıda yazdığımız, "Her Türk asker doğar, asker olarak ölür" sözünün bir kanıtı değil mi?

Askerlik bizim genetik yapımızda var olan bir duygu. İstiklal marşı söylenmeye, mehter marşı çalınmaya, komando yemini okunmaya görsün bir kez... Yedisinden yetmişine bütün Türkler askere gitmek, düşman üstüne atılmak ister, heyecanlanır.
Düşman kimdir?

Düşman; vatanımıza, milletimize, dinimize, bayrağımıza, değerlerimize saldıran her unsurdur. İçte olur, dışta olur, farketmez...
Savaş bittiğinde ise nefsiyle savaşır... Bunun için Allah dostlarını arar bulur... Gerçek bir Allah dostu bulursa, ondan hiç ayrılmaz. Evliyanın kendisine olduğu gibi, türbelerine de büyük saygı gösterir.
"Küçük düşmanla savaş kolaydır da, büyüğüyle" başetmek zordur. Onun için evliya yardımı arar bizim milletimiz.

Peki, şimdilerde Allah dostu olmak, Allah'ın zatına "ermek" kolay iş midir?
Öyle, her peşine bir kaç kişi toplayanı evliya mı sanırsınız?..
****

Türk ordusu'nun erleri, subayları dağlarda Allah'a daha bir yakınlık hissetmektedirler. Bu yakınlığı Komando yeminlerinde bulmak da mümkündür.

Gazi üsteğmen Abdullah Ağar'ın kaleminden çıkan Türk askerinin romanını okuyunca, bunun farkına daha bir varıyor insan.
İsterseniz "5. Tim"den aldığımız Türk Komando Yemini'yle ilgili sayfaları birlikte okuyalım:
"Sesi gür çıkan bir subay, taburun orta karşısında ileri çıktı ve 'komando andı için tören rahat' diye gürledi. Bütün timler karargâh bölüğü ve bölük karargâhları tören rahata geçtiler. Tüfeklerini ellerinin vardığı en uca ittiler, diğer ellerini yumruk yapıp bel kemiklerine dayadılar, göğüslerini şişirdiler. Kıstıkları gözleriyle bıçak gibi ileriye baktılar. Gabar üstüne batmaya giden güneş alınlarından akan terde pırıl pırıl parlıyordu. Komutanın dediğini diyebilecekleri en yüksek sesle tekrarlamaya başladılar:

Korku nedir bilmeyiz.
Dört yüz asker hep bir ağızdan top gibi gürledi.

Korku nedir bilmeyiz...
Dağlar inledi; Cudi, Namaz Dağı, Elmalı Tepe inledi. Milli inledi.
Sonra devam ettiler:

Biz dağların erleri
Yuva yaptık göklere
Baş döndüren yerlere..
Ben Türk komandosuyum..
Seni çelik pençemle ezerim..
Her yerde ben varım...
Karada
Havada
Denizde
Yatakta
Çatakta
Batakta
Hakkâri’de
Şırnak'ta
Cudi' de
Gabar' da
Dedeören' de
Milli' de
Her zaman ve her yerde

Bundan sonra komutanın dediğini demediler. Dediğine karşılık vermeye başladılar:
- Kim?
- Komando!
- Kimmm?
- Komandoo!...

Komutanları onların komando deyişlerini beğenmezcesine tekrar tekrar soruyordu;
- Kimmm?
Aslında askerlerin üzerine gidiyordu. Onları tahrik ediyordu. istiyordu ki, ses ağızdan değil, yürekten çıksın...
Son bir kez daha sordu:
- Kimmmmm?
Ve en güçlü karşılığı verdiler..
- Komandooooooo!...

İşte bu ses gırtlaktan geldi. Aslında boğuk ve yoğun, yürekten gelen bir sesti. Komandoluk yürekten gelmeyen sesi kabul etmezdi. Onların komandoluğunu kabul etmemiş gözüken komutan bu kez tekrar seslendi:

- Olamazsınız !..
Bunu diyen komutandı. Komutana karşı gelinmezdi. Buna rağmen içlerindeki dehşeti, kabul etmeyişi ve yiğitliği hep bir ağızdan haykırmalıydılar. Hepsi bir ağızdan;
-Yaahhh diye ciğerlerindeki bütün nefesi boşalttılar.
Komutan zaten bunu istiyordu. Ama bununla yetinmedi. O istiyordu ki; onlar kendi kendilerine sahip çıksınlar.
Bir daha yineledi:

- Olamazsınız !...
- Yaahhhhh !..
- Olamazsınız !..
- Yahhhhh!....

İşte burası gönüldeki öfkenin cesaret olup, haykırışa dönüştüğü yerdi. Bir asker ilk önce kendini kendi komutanı kabul etsin isterdi. İşte o zaman o komutanı gönlüne koyar, o gönülle arşa doğru yola çıkardı. Adet buydu. O âdete, bizden olan herkes uyardı. Komutan da, asker de komandoluğunu dile dökmüştü. Komutan bir kez daha seslendi:

- Komandolar...
Cevap verdiler:
- Allahhhh!....

Komutanları tekrar seslendi...

- Komandolar !...
- Allahhhh !...
- Komandolarrr !...
- Allahhhhhh !....

Son karşılık son perdeden olmuştu. Bu sanki askerin yüreğinin gücü, Yaradan'a seslenişiydi.
Ve artık komutan dedi ki:

- Allah korusun !..
Sağol, demediler. Belki sadece burada sağol demezdiler. Duyulan; belli belirsiz bir;
"Amin" oldu..
Bu sesleniş, dağlara, düşmanlara değil, yüreğimize sızan Allah'ımızaydı. ve O bizim sesimizi her zaman duyardı..

Subay döndü, tabur komutanına selam verdi. Komutan selamı aldı. Onurla ve hüzünle tebessüm etti.
Komutan memnundu.
Asker memnundu.
Cudi bile memnundu.
Hatta Namaz dağı'ndaki meşe, Milli Karakolu'nun taş duvarı, Elmalı Tepe'de ki çakal bile memnundu.

Nasıl olmasınlar?
Onların kendi lisanlarıyla yaptıkları anışı, Türk askeri, insan olma şerefiyle cihana haykırıyordu..
Ve bu işten sadece karşı taraftakiler memnun değildi...."
Bugünü öğrenmek istedim, dünü anlatan kitapları okudum... Osman Pamukoğlu'nun, Erdal Sarızeybek'in, Abdullah Ağar'ın kitapları bana dünü ve dolayısıyla bugünü anlattı.
Allah Türk ordularını muzaffer eylesin...
 
Son düzenleme:
Üst

Turkhackteam.org internet sitesi 5651 sayılı kanun’un 2. maddesinin 1. fıkrasının m) bendi ile aynı kanunun 5. maddesi kapsamında "Yer Sağlayıcı" konumundadır. İçerikler ön onay olmaksızın tamamen kullanıcılar tarafından oluşturulmaktadır. Turkhackteam.org; Yer sağlayıcı olarak, kullanıcılar tarafından oluşturulan içeriği ya da hukuka aykırı paylaşımı kontrol etmekle ya da araştırmakla yükümlü değildir. Türkhackteam saldırı timleri Türk sitelerine hiçbir zararlı faaliyette bulunmaz. Türkhackteam üyelerinin yaptığı bireysel hack faaliyetlerinden Türkhackteam sorumlu değildir. Sitelerinize Türkhackteam ismi kullanılarak hack faaliyetinde bulunulursa, site-sunucu erişim loglarından bu faaliyeti gerçekleştiren ip adresini tespit edip diğer kanıtlarla birlikte savcılığa suç duyurusunda bulununuz.