Eğer özgür iradeden bahsedeceksek modern biyoloji; canlıları, cansız atomların bir araya gelmesiyle oluşan kararlı yapı olarak tanımlar.
Siz bunu düşünürken belki de siz değil de beyniniz de ki hücreler bunu düşünmenizi istiyor. Ya da şöyle söyleyeyim: Belki de siz hamburger yemek isterken; aslında siz değil de bağırsağınızdaki bakteriler hamburgeri istiyorsa ?
Düzenleme: imla
Bilinip bilinmediğine hemen hükmetmeyin isterseniz de, ben yine de aynı şeyi diyorum evrim konusunda, ama şu var, ya siz evrim teorisini tam anlamamışsınız yada benim sorumu tam anlamadınız. Evrime göre (ben bilgilendireyim yapacak bişey yok) her türden diğer türe geçişte milyonlarca mutasyona uğramış tür olması gerekiyor bunların hiçbiri yaşama tutunamayıp arasından yaşama tutunabilecek şekilde olan bir tanesi soyunu devam ettirebiliyor. Nerede bu milyonlarca yaşama tutunamayan tür. Ve her canlı için bunu düşünürsek milyon üssü milyon tür yapar ki ortalığın yaşama tutunamamış tür fosillerinden geçilmiyor olması gerekiyor. Hala anlaşılmazsa örneklerle anlatıcam bidahaki mesajımda.
O halde biz kim oluyoruz ?
Yav abi madem temel parçacık fiziğinden yola çıkarak me t afiziği yoksayıyorsun, ne diye burda atomlardan bahsediyorsun?
M kuramı oldukça geniş bir kuramdır. Stephen Hawking bu kuramı "Herşeyin Teorisi" olarak adlandırmaktadır ki bu şekilde adlandırması yerinde, çünkü cidden herşeyin teorisi.
Bu kuramda birçok şey der ama benim en çok dikkatimi çeken zıtlık meselesi. Nedir bu zıtlık peki?
Kainatta var olan herşeyin bir de zıttı vardır. Zıtlık olmadan hiçbir kavramın anlamından bahsedemeyiz. Örneğin iyilik kavramından bahsedebilmemiz için kötülük kavramının olması gerekir. Sol diye bir yönü tarif edebilmemiz için sağ yönünü kabul etmek gerekir. Aynı şekilde somut kavramlardan bahsedebilmek için soyut kavramı kabullenmek gerekir.
Bozon/quark-mezon/lepton-atom-molekül-organel-hücre-doku-organ-sistem-organizma hiyerarşisi somuttur. Tamamen somut kavramlardır.
Ruh-nefis-duygu-vicdan-psikoloji-bilinç kavramları ise soyut kavramlardır.
Her zıtlığın bir arada bulunması, her kavramın varlığını sürdürmesi için gereklidir. İyilik, kötülük olmadan varlığını sürdüremez. Birçoğumuz müslümanız. Allah kuranda buyuruyor, şayet günah işleyecek olmayasaydınız sizi yok eder yerinize günah işleyip ardından tövbe eden başka bir topluluk getirirdim. (Bak ben demiyorum ha Allah diyor)
Buradan ne anlamalıyız, bir kavramın karşısında onun zıttı olan bir kavramın olması şarttır.
Şimdi gelelim asıl mevzuya. Atomlar belli bir yörüngede hareket ediyor özgür irade nerede? Bozonların spinlerini ne belirliyor? Ha şimdi bozon nedir diye soracaksınız. Karışıklık yaratmak için tonla araştırma yapıyorsunuz biraz da işe açıklık getirmek için yapın.
Bedenin içerisinde, bedenin anlam kazanması için ruh vardır. Ruh da kendi içinde iki kısımdır, vicdan ve nefis.
Taşlarla dolu bir kaba kum ardından su eklenmiş misali. O kabı kaydıran ne kayalardır, ne taşlardır, ne de kumdur. Bilen vardır bu hikayeyi. Çok araştırıyorsunuz ya, o yüzden bildiğinizi varsayarak detaya inmiyorum.
Aynı şekilde vücut da o kap, organlarımız taşlar ve kumlar misali. Su da ruh oluyor, kan değil. Çünkü kabın içindeki herşey katı idi. Su sıvı idi. Beden içinde de kan dahil herşey somut, birtek ruh soyut. Yani bizi kontrol eden, ruhumuz. Özgür irade işte burada.
Ruh iki anaparçadan oluşur dedik, nefis ve vicdan. Aha bizi yönlendiren bu ikisi.
Vicdan, iyilik üstüne programlıdır, asla kötülük düşünemez. Nefis de tam tersi. Bilincin hangisine daha yakın olursa iradeni ona göre şekillendirmiş olursun.
Daha detaylı açıklamak isterdim, ama bu kadarını kimse okumaya tenezzül eder mi bilmiyorum.
Eğer konudaki amaç öğrenmekse okuyun, yok değilse, gidin başka yerde fesatlık yapın.
Fosilbilim biliyor musunuz bilmiyorum ama anlatmak isterim ki: Canlıların fosilleşmesi için sadece ölüp toprağa karışması yetmez, vücudundaki nem oranının minimum düzeyde olması ve yerinden fosilleşene kadar hiç kıpırdamaması gerekir bu da sadece fosilleşecek canlının bir taşın altına, arkasına sıkışmasıyla vs. olabilir takdir edersiniz ki doğadaki çoğu canlı ekolojik sistemdeki başka bir tür tarafından öldürülerek katlediliyor bu durumda fosilleri de yok oluyor. Dokuların evrimi ise fosillerden daha çok laboratuvar ortamlarında simüle edilerek elde edilen bir olgudur. Örneğin: Yok olmuş bir türdeki bir gen, eğer varolan başka bir türde de varsa bu genin etrafındaki dokuların çeşitli kimyasal ve fiziksel şartlara tepkisi lab. ortamında test edilir.
Mikro organizmaların oluşturduğu bir organizma
Met a fizik nedir ? Met afizik fiziğin herhangi bir dalı değildir met afizik bir felsefe konusudur ve felsefenin sadece "bilim felsefesi" olan kısmı bilimin ilgi alanındadır. Bilimde ruh diye bir kavram olamaz, ruh bilimsel bir olgu değildir. Ruh ve bilimle ilgili daha çok şey yazmak isterim ancak çok daha güzel bir dille yazılmışı var: Hayvan DavranıÅları'nın Temeli: İçgüdüler, DüÅünsel/Algısal Zeka ve Ãok Daha Fazlası â Evrim AÄacı
Yav abi madem temel parçacık fiziğinden yola çıkarak me t afiziği yoksayıyorsun, ne diye burda atomlardan bahsediyorsun?
M kuramı oldukça geniş bir kuramdır. Stephen Hawking bu kuramı "Herşeyin Teorisi" olarak adlandırmaktadır ki bu şekilde adlandırması yerinde, çünkü cidden herşeyin teorisi.
Bu kuramda birçok şey der ama benim en çok dikkatimi çeken zıtlık meselesi. Nedir bu zıtlık peki?
Kainatta var olan herşeyin bir de zıttı vardır. Zıtlık olmadan hiçbir kavramın anlamından bahsedemeyiz. Örneğin iyilik kavramından bahsedebilmemiz için kötülük kavramının olması gerekir. Sol diye bir yönü tarif edebilmemiz için sağ yönünü kabul etmek gerekir. Aynı şekilde somut kavramlardan bahsedebilmek için soyut kavramı kabullenmek gerekir.
Bozon/quark-mezon/lepton-atom-molekül-organel-hücre-doku-organ-sistem-organizma hiyerarşisi somuttur. Tamamen somut kavramlardır.
Ruh-nefis-duygu-vicdan-psikoloji-bilinç kavramları ise soyut kavramlardır.
Her zıtlığın bir arada bulunması, her kavramın varlığını sürdürmesi için gereklidir. İyilik, kötülük olmadan varlığını sürdüremez. Birçoğumuz müslümanız. Allah kuranda buyuruyor, şayet günah işleyecek olmayasaydınız sizi yok eder yerinize günah işleyip ardından tövbe eden başka bir topluluk getirirdim. (Bak ben demiyorum ha Allah diyor)
Buradan ne anlamalıyız, bir kavramın karşısında onun zıttı olan bir kavramın olması şarttır.
Şimdi gelelim asıl mevzuya. Atomlar belli bir yörüngede hareket ediyor özgür irade nerede? Bozonların spinlerini ne belirliyor? Ha şimdi bozon nedir diye soracaksınız. Karışıklık yaratmak için tonla araştırma yapıyorsunuz biraz da işe açıklık getirmek için yapın.
Bedenin içerisinde, bedenin anlam kazanması için ruh vardır. Ruh da kendi içinde iki kısımdır, vicdan ve nefis.
Taşlarla dolu bir kaba kum ardından su eklenmiş misali. O kabı kaydıran ne kayalardır, ne taşlardır, ne de kumdur. Bilen vardır bu hikayeyi. Çok araştırıyorsunuz ya, o yüzden bildiğinizi varsayarak detaya inmiyorum.
Aynı şekilde vücut da o kap, organlarımız taşlar ve kumlar misali. Su da ruh oluyor, kan değil. Çünkü kabın içindeki herşey katı idi. Su sıvı idi. Beden içinde de kan dahil herşey somut, birtek ruh soyut. Yani bizi kontrol eden, ruhumuz. Özgür irade işte burada.
Ruh iki anaparçadan oluşur dedik, nefis ve vicdan. Aha bizi yönlendiren bu ikisi.
Vicdan, iyilik üstüne programlıdır, asla kötülük düşünemez. Nefis de tam tersi. Bilincin hangisine daha yakın olursa iradeni ona göre şekillendirmiş olursun.
Daha detaylı açıklamak isterdim, ama bu kadarını kimse okumaya tenezzül eder mi bilmiyorum.
Eğer konudaki amaç öğrenmekse okuyun, yok değilse, gidin başka yerde fesatlık yapın.
Fosilbilim biliyor musunuz bilmiyorum ama anlatmak isterim ki: Canlıların fosilleşmesi için sadece ölüp toprağa karışması yetmez, vücudundaki nem oranının minimum düzeyde olması ve yerinden fosilleşene kadar hiç kıpırdamaması gerekir bu da sadece fosilleşecek canlının bir taşın altına, arkasına sıkışmasıyla vs. olabilir takdir edersiniz ki doğadaki çoğu canlı ekolojik sistemdeki başka bir tür tarafından öldürülerek katlediliyor bu durumda fosilleri de yok oluyor. Dokuların evrimi ise fosillerden daha çok laboratuvar ortamlarında simüle edilerek elde edilen bir olgudur. Örneğin: Yok olmuş bir türdeki bir gen, eğer varolan başka bir türde de varsa bu genin etrafındaki dokuların çeşitli kimyasal ve fiziksel şartlara tepkisi lab. ortamında test edilir.
Mikro organizmaların oluşturduğu bir organizma
Sizin dediğiniz doğru bunları bildiğim de doğru ama yine söylediğim geçerli. Burada milyon üssü milyon ara tür ve bunların olması gereken iz, işaret, kalıntıları vs bunlardan bahsediyoruz. Ve malesef gelin görün ki hiç yok.
Fosilbilim biliyor musunuz bilmiyorum ama anlatmak isterim ki: Canlıların fosilleşmesi için sadece ölüp toprağa karışması yetmez, vücudundaki nem oranının minimum düzeyde olması ve yerinden fosilleşene kadar hiç kıpırdamaması gerekir bu da sadece fosilleşecek canlının bir taşın altına, arkasına sıkışmasıyla vs. olabilir takdir edersiniz ki doğadaki çoğu canlı ekolojik sistemdeki başka bir tür tarafından öldürülerek katlediliyor bu durumda fosilleri de yok oluyor. Dokuların evrimi ise fosillerden daha çok laboratuvar ortamlarında simüle edilerek elde edilen bir olgudur. Örneğin: Yok olmuş bir türdeki bir gen, eğer varolan başka bir türde de varsa bu genin etrafındaki dokuların çeşitli kimyasal ve fiziksel şartlara tepkisi lab. ortamında test edilir.
Mikro organizmaların oluşturduğu bir organizma
Sizin dediğiniz doğru bunları bildiğim de doğru ama yine söylediğim geçerli. Burada milyon üssü milyon ara tür ve bunların olması gereken iz, işaret, kalıntıları vs bunlardan bahsediyoruz. Ve malesef gelin görün ki hiç yok.
Milyon üssü milyon ara tür mü ? dünya 4 milyar yaşında ki kendisi rakamsal olarak şöyle gösterilir.
4.000.000.000
Sizin dediğiniz milyon üzeri milyon sayısı ise:
1.000.000.000.000.000.... sonsuz yapacaktır.
Yani iddianıza göre dünyanın yaşından fazla fosili olması gerekir(Her gün yaklaşık milyonlarca fosil oluşması gibi komik bir iddia). Hayır, dediğim koşulları sağlayabilecek günümüz de 100 tane fosil bulabilmek bile bir mucize. Zira kıtaların ayrılması gibi büyük felaketler de çoğu fosili yok etmiştir. Harun Yahya(Adnan Oktar) denen matematik bilmez cemaatçi emperyalist, vatan haini gibi milyon üzeri milyon gibi sayılar üretmeye çalışırsanız rezil olursunuz.
Milyon üssü milyon ara tür mü ? dünya 4 milyar yaşında ki kendisi rakamsal olarak şöyle gösterilir.
4.000.000.000
Sizin dediğiniz milyon üzeri milyon sayısı ise:
1.000.000.000.000.000.... sonsuz yapacaktır.
Yani iddianıza göre dünyanın yaşından fazla fosili olması gerekir(Her gün yaklaşık milyonlarca fosil oluşması gibi komik bir iddia). Hayır, dediğim koşulları sağlayabilecek günümüz de 100 tane fosil bulabilmek bile bir mucize. Zira kıtaların ayrılması gibi büyük felaketler de çoğu fosili yok etmiştir. Harun Yahya(Adnan Oktar) denen matematik bilmez cemaatçi emperyalist, vatan haini gibi milyon üzeri milyon gibi sayılar üretmeye çalışırsanız rezil olursunuz.
Rezil olmak falan? Anladım Takılmayın böyle şeylere bence, neyse konumuza cevap olarak yazayım, evet milyon üstü milyon rakamım doğru Çünkü yaşam evrim olaral ilk RNA ve DNA zicirinin tesadüfen oluşmuş olması üzerine dayalı ve ilk RNA DNA zincirinden tek hücreli canlılara ve oradan daha üst yaşamlara evrilmiş olduğundan bahsediliyor, evet milyon üssü milyon canlıdan bahsediyorum lafımın arkasındayım ve fosil demedim sadece bunların yaşadıklarına dair iz, emare kalıntı yok. Ama şu var o dönemlerde yaşayan ve sabit canlılar dediğimiz (yaratılış teorisine göre evrilmemiş yani yaratılmış dolayısıyla hep aynı olan canlılar) a ait iz emare bilimsel kanıt hep çıkıyor. Bir tek o olması gereken ara türler mi yokolmuş izleri dünyadan (Fosi'den yürüyerek ilerlemeye çalışıyorsunz hala ve karşı tarafın sunduğu şeyleri görmezden gelmeniz ve fosil kelimesinden yürümeye çalışmanız konuya bilimsel yaklaşmadığınızı sadece konudan ben doğru çıkayım da nasıl olursa olsun doğru olup olmadığı önemli değil mantığı üzerinden yürüdüğünüzü gösteriyor (Pardon rezil olmayalım şimdi değil mi )
Sonradan aklıma geldi ekleyim dedim. Yani bir de desek ki siz doğrusunuz milyon üssü milyon yok daha az var, ya arkadaş bitane mi ara tür biyere sıkışmadı )))) (Ara türler demekki zeki oluyorlardı, aptallar yaşamış zeki olanlar tükenmiş -pardon ortadan yokolmuşlar hiç iz bırakmadan- Ha evet birikez birleri bakın ara tür bulduk diye ortaya çıktığı olmuştu ama hep onlar daha sonra uydurma (fake) kanıt düzmece olduğu ortaya çıkartılınca, bu tür sahtekarlıklarla ortaya çıkan da olmuyor artık )
Turkhackteam.org internet sitesi 5651 sayılı kanun’un 2. maddesinin 1. fıkrasının m) bendi ile aynı kanunun 5. maddesi kapsamında "Yer Sağlayıcı" konumundadır. İçerikler ön onay olmaksızın tamamen kullanıcılar tarafından oluşturulmaktadır. Turkhackteam.org; Yer sağlayıcı olarak, kullanıcılar tarafından oluşturulan içeriği ya da hukuka aykırı paylaşımı kontrol etmekle ya da araştırmakla yükümlü değildir. Türkhackteam saldırı timleri Türk sitelerine hiçbir zararlı faaliyette bulunmaz. Türkhackteam üyelerinin yaptığı bireysel hack faaliyetlerinden Türkhackteam sorumlu değildir. Sitelerinize Türkhackteam ismi kullanılarak hack faaliyetinde bulunulursa, site-sunucu erişim loglarından bu faaliyeti gerçekleştiren ip adresini tespit edip diğer kanıtlarla birlikte savcılığa suç duyurusunda bulununuz.