Bilişim Suçlarına Hangi Mahkeme Bakar

Bilişim Suçlarına maruz kalan kişi veya kurumların düşündüren konularda biriside maruz kaldığı durum sonucnda bu hukuksuzluğu giderecek mahkemenin nerede kurulacağı hususudur. Bu hususda türk çeza hukukunda gerekli açıklamalar yapılmakla birlikte mağdurun bulunduğu ve başvurduğu yer mahkemesi görevlendirilmiştir.

5237 sayılı Türk Ceza Yasasında internet ortamında işlenen suçlarla suçun işlendiği yerin tespiti hususunda özel bir düzenleme yapılmamış, ancak 8. Maddesinde hem “suçun işlendiği yer” hem de “sonucun gerçekleştiği yer” esas alınarak genel bir düzenleme yapılmıştır. Bu nedenle uluslar arası alanda işlenen bilişim suçlarında sorun 8. Madde gereğince çözümlenmelidir.

5237 Sayılı Türk Ceza Konunu “ Yer bakımından uygulama” maddesine göre;

MADDE 8. - (1) Türkiye’de işlenen suçlar hakkında Türk kanunları uygulanır. Fiilin kısmen veya tamamen Türkiye’de işlenmesi veya neticenin Türkiye’de gerçekleşmesi hâlinde suç, Türkiye’de işlenmiş sayılır.

(2) Suç;

a) Türk kara ve hava sahaları ile Türk karasularında,
b) Açık denizde ve bunun üzerindeki hava sahasında, Türk deniz ve hava araçlarında veya bu araçlarla,
c) Türk deniz ve hava savaş araçlarında veya bu araçlarla,
d) Türkiye’nin kıt’a sahanlığında veya münhasır ekonomik bölgesinde tesis edilmiş sabit platformlarda veya bunlara karşı,
İşlendiğinde Türkiye’de işlenmiş sayılır. “

5237sayılı Türk Ceza Yasasının 8. Maddesinde mülkilik ilkesi kabl edilmiştir. Türkiye’de işlenen suçlar hakkında Türk Yasaları uygulanacaktır. Buna göre suçu işleyen failin veya suçtan zarar gören mağdurun Türk veya yabancı olması ya da bu suçun Devlet aleyhine işlenmesi arasında fark yoktur.

Mahkemeler ile C.Savcılıklarının ulusal alanda işlenen bilişim suçları konusunda yer bakımından yetki konusu uygulamada önemli bir sorun oluşturmaktadır.

Bilişim suçları bağlamında savcılıklar arası yetkisizlik kararları büyük bir sorun olmaya başlamış ve bilişim suçlarına bakan C.Savcıları tarafından verilen kararların önemli bir yekununu oluşturmuştur. Özellikle internet bankacılık hesabı bulunan banka hesap sahibi mağdurların bir şekilde ele geçirilen şifreleri kullanılarak internet üzerinden hesaplarındaki paraların şüpheli başka hesaplara havale edilmesi eylemlerinde suç yerinin neresi olacağı hep tartışma konusu olmuştur. Bu konuda mağdur hesabın bulunduğu yer ile paranın aktarıldığı hesabın bulunduğu yeri suç yeri kabul eden görüşler ve bu görüşlere göre verilmiş yetkisizlik kararları mevcuttur.

Artuk – Gökçen – Yenidünya ‘ ya göre; bilişim sistemine fiziksel temas ile girilmesi halinde eylem nerede yapılmışsa suç orada işlenmiştir. Buna karşılık bilişim sistemine ağ üzerinden erişilmiş ise bu takdirde suçun araç bilişim sisteminin bulunduğu yerde mi, yoksa hedef bilişim sisteminin bulunduğu yerde mi işlendiği tartışılabilir. Hareketin parçaları veya hareket ile netice arasında siyasi ve coğrafi sınır bulunan bu tür suçlara mesafe suçu denilmektedir. Kanımızca burada bilişim suçlarının özellikleri dikkate alınarak suç, hareket, hareketin kısımları ve neticenin gerçekleştirildiği her yerde işlenmiş sayılmalıdır. Böylece bilişim suçlarının cezasız kalması önlenmiş olacaktır. Nitekim TCK’ nın 8. Maddesinde; “fiilin kısmen veya tamamen Türkiye’ de gerçekleşmesi halinde suç, Türkiye’ de işlenmiş sayılır” denilerek sınır aşan mesafe suçları bakımından ortaya çıkabilecek tartışmalara son vermiştir. Şu halde, gerek içeriden dışarıya (failin ağa bağlandığı bilişim sisteminin Türkiye’de, hedef bilişim sisteminin yurt dışında olması), gerek dışarıdan içeriye ( failin ağa bağlandığı bilişim sisteminin yurt dışında, hedef bilişim sisteminin Türkiye’de olması) mesafe suçları Türkiye’de işlenmiş sayılır.