BİOS bilgileri[Temel]

CheⓢsteR

Katılımcı Üye
30 Tem 2007
524
12
BİOS bilgileri[Temel] -






Bilgisayarınızda hangi işletim sistemi yüklü olursa olsun, aslında arka planda çalışmakta olan bir işletim sistemi daha var. Mavi ekran vermeden, göçmeden, cihaz sürücüsü istemeden sessiz sedasız işini yapan bu alçak gönüllü işletim sisteminin, bilinen adı ile BIOS’un ne olduğunu gelin birlikte öğrenelim



En yeni, en modern PC’lerdeki BIOS’lar bile aslında çok eski yazılımlar. BIOS’un çekirdek fonksiyonları 1981’de çıkmış olan IBM PC’ye dayanıyor ve bu fonksiyonlar halen değişmiyor, sisteminiz ne kadar yeni olursa olsun.

BIOS’un büyük kısmı, sisteminizi ilk açtığınızda çalışır, görevini tamamlar ve işletim sisteminiz görevi devraldığında BIOS sessizce kenara çekilir. Buna rağmen görevi bitmiş sayılmaz, çünkü sistemin çok derinlerindeki kimi işlevler ve enerji tasarruf fonksiyonları hala BIOS’un sorumluluğundadır. Sisteminizde bir sorun çıkmadığında, yada yeni taktığınız bir donanım, başka bir donanım ile çakışmadıkça BIOS’un arka planda çalıştığını farketmezsiniz bile.

Bir kullanıcı olarak BIOS’un sizi en çok ilgilendirecek kısmı, aslında normalde BIOS’un bir fonksiyonu olarak da düşünülmemiş olan System Setup, yani Sistem Ayarları kısmıdır. Bir çok ekrandan oluşan bu ayar sisteminde, sisteminizin bir çok parçasına erişebilir, işlemci ve bellek hızından, modeminizin kullandığı IRQ’ya kadar her detaya hükmedebilirsiniz.

Bu yazıda hem BIOS’un nasıl çalıştığından bahsedeceğiz, hem de Setup ekranının bazı merak edilen ama pek bilinmeyen seçeneklerinin ne işe yaradıklarını göreceğiz.

BIOS Nasıl Çalışır?


İlk olarak tasarlandığında BIOS’un 4 fonksiyonu vardı: Sisteminiz her açıldığında, temel bir donanım kontrolü yaparak bir arıza olup olmadığını tespit etmek (Power On Self Test – POST), sistem çalıştıktan sonra RAM belleği devamlı olarak tazelemek (bu, artık yonga seti tarafından gerçekleştiriliyor).

Diğer iki temel fonksiyondan biri, sistem açıldığında bazı ufak RAM bloklarını rezerve edip, bu bloklara sisteminiz hakkında bilgiler yazmak. Bunun amacı da, yazılımlarınızın sisteminizdeki donanımlar hakkında bilgi sahibi olabilmesi, örneğin bir yazılımın, bellekteki belli bir alana bakarak kaç GB’lık bir disk kullandığınızı ve kaç tane diskinizin olduğunu anlayabilmesi. Bu bloklara BIOS Data Area deniyor.

Temel BIOS işlevlerinden sonuncusu ise, yazılımlarınızın donanımınız ile iletişebilmesini sağlamak, böylece adını aldığı işlemi, temel giriş/çıkış işlevlerini gerçekleştirmek.

Günümüzde, gelişmiş işletim sistemleri BIOS’un yaptığı bir çok işi üzerlerine almış durumdalar. BIOS hala var ve temel işlemler için gerekli, ama işletim sistemleri çoğu BIOS parametresini de es geçebiliyorlar. Örneğin, BIOS’un Setup ekranına girip, sisteme takılı disklerinizden birisini devre dışı bıraksanız da, Windows’a girdiğinizde diskin yerli yerinde olduğunu görebiliyorsunuz.

Sistem Açılırken


BIOS’un ilk işlevi, sistemin açılmasını sağlamak. Eğer işlemcinize bir şeyler yapmasını söylemezseniz, anakartınızın üzerine kendi başına, bir şey yapmadan çalışıp duracaktır. Oysa BIOS, işlemcinize ilk temel komutları vererek, sistemin açılış sürecini başlatır. POST işlemi tamamlandıktan sonra da kontrolü diğer programlara bırakır. Bu sayede PC’lerimizin evrensel olması sağlanır, yani işletim sistemine özel BIOS’a gerek kalmaz. BIOS işini yapıp kontrolü devreder, ondan sonra işi ister Windows XP devralır, ister Linux, ister BeOS.

Şu CMOS Denilen Şey?


Bazı yerlerde “CMOS Setup” yada “CMOS’u sıfırladım” gibi ifadeler okumuş, duymuş olabilirsiniz. BIOS derken şimdi nereden çıktı bu CMOS, gelin bakalım.

Biraz önce söylediğimiz gibi, BIOS, sadece okunabilir bir ROM bellek yongasında kayıtlıdır. Bu durumda, BIOS’da yaptığınız ayarları kaydetmek için bir yer gerekiyor tabii ki. İşte CMOS burada devreye giriyor. CMOS, uzun ismi Complimentary ****l Oxide Semiconductor olan bir bellek çeşidi. BIOS’un ayar ekranlarına girip yaptığınız değişiklikler, bu CMOS yongasına kaydediliyor. Sistem kapatıldığında yonganın içindeki bilgiler kaybolmasın diye de anakartınızın üzerinde bir pil var, bu pil CMOS yongasını yıllarca besleyebiliyor. Hani bazen kullanıcıların “BIOS, yaptığım sistem ayarlarını kaydetmiyor, sistem her açıldığında ayarlar sıfırlanıyor” şikayetlerini duyarsınız. İşte bu şikayetlerin nedeni ya CMOS’un arızalı olması, yada pilin bitmiş olması nedeni ile içine kaydedilen bilgileri unutması.




BIOS’u sıfırlamak


Kimi zaman kullanıcılara BIOS Setup’da yanlış bir ayar yaparlar ve sistemleri açılmaz olur. İşte o zaman “BIOS’u sıfırla” diye akıl veririz. Aslında önerdiğimiz şey BIOS’un sıfırlanması değil, bunu yapabilseydik sistemimiz çalışmaz olurdu. Burada kastedilen şey, BIOS ayarlarının kaydedildiği, az önce tanıttığımız CMOS’un içerdiği verileri sıfırlamak, sistemin varsayılan ayarlar ile açılmasını sağlamak.

Güncel anakartların üzerinde “CMOS Clear” yada “CLR RTC” gibi etiketlenmiş bir köprü bulunur, bu köprü genelde BIOS’un kayıtlı olduğu Flash ROM yongasının yakınındadır. Bu köprünün yerini bulmanın en kolay ve garantili yolu, anakartınızın kitapçığına başvurmaktır. Bu köprüyü kapattığınızda, yani jumper dediğimiz ufak parça yada bir tornavida ucu yardımızla içi ucu birleştirdiğinizde, CMOS’da kayıtlı tüm bilgiler gider, sisteme yaptığınız bütün ince ayarlar sıfırlanır.


BIOS’a Erişim


BIOS’un sahip olduğu sistem ayar ekranlarına erişimin en yaygın yolu, sisteminiz açılırken DEL tuşuna basmak. Zaten sisteminiz açılırken beliren “Press DEL to enter Setup” yazısı mutlaka gözünüze takılmıştır, işte o yazı size BIOS’a girişin yolunu gösteriyor. Kimi anakartlarda Setup ekranına ulaşmak için DEL tuşu yerine ESC, F1 yada F2 tuşlarına basıldığı da oluyor, ama en yaygın yöntem DEL tuşuna basmak.


Bazı Gizemli BIOS Ayarları


BIOS’un System Setup ekranlarında bütün ayarları bu kısıtlı sayfalarda aktarmak mümkün değil. Biz bütün ayarları sıralamak yerine, çok sık rastlanan, ama ne işe yaradıkları tam bilinmeyen, üzerlerinde bazı efsaneler dolaşan bazı gizemli ayarlardan bahsetmek, onların ne işe yaradıklarını anlatmayı tercih ediyoruz.

AGP Aperture Size: BIOS ayarlarının en çok tartışılanlarından biridir AGP Aperture Size. Çoğu zaman, performansa büyük etkisi olduğu yolunda yada belleği tükettiği yönünde yanlış inanışlar vardır. Oysa durum böyle değil. AGP sistemi sayesinde, ekran kartınız, sistem belleğinizin bir kısmını sanki kendi üzerindeki bellekmiş gibi kullanabilir. İşte AGP Aperture Size, ekran kartının sistem belleğinin ne kadarını kendisi için kullanabileceğini belirliyor. Yanlış anlamayın, burada belirlenen bir limit, yani bu miktarda belleği direkt olarak bloke etmiyorsunuz. Ekran kartı, bu miktara kadar olan bellek alanına gerek duyarsa ulaşabileceğini anlıyor bu limit sayesinde. Örneğin ekran kartınızda 64MB bellek var, Aperture Size olarak da 64MB seçerseniz, uygulamalar sistemde toplam 128MB grafik belleği olduğunu düşünüyorlar. AGP Aperture Size’ın performansa etkisi olduğu iddia edilsede, bu etki günümüz uygulamalarında ciddi düzeyde değildir. Tek dikkat edeceğiniz şey, miktarını ekran kartınızın RAM miktarından az, sisteminizdeki bellek miktarından ise fazla tutmayın.

AGP Driving Control: Özellikle AMD işlemciler için tasarlanmış anakartlarda çok rastlanan bir ayardır. Bu ayar üzerinde de efsaneler dolaşır, kullanıcılara “filanca değere getirirseniz daha iyi olur” gibi asılsız tavsiyelerde bulunulur. Oysa gerçekte, ekran kartınızı çalıştırmakta bir sorun yaşamadığınız sürece bu değerle oynamanıza gerek yoktur.
 
Üst

Turkhackteam.org internet sitesi 5651 sayılı kanun’un 2. maddesinin 1. fıkrasının m) bendi ile aynı kanunun 5. maddesi kapsamında "Yer Sağlayıcı" konumundadır. İçerikler ön onay olmaksızın tamamen kullanıcılar tarafından oluşturulmaktadır. Turkhackteam.org; Yer sağlayıcı olarak, kullanıcılar tarafından oluşturulan içeriği ya da hukuka aykırı paylaşımı kontrol etmekle ya da araştırmakla yükümlü değildir. Türkhackteam saldırı timleri Türk sitelerine hiçbir zararlı faaliyette bulunmaz. Türkhackteam üyelerinin yaptığı bireysel hack faaliyetlerinden Türkhackteam sorumlu değildir. Sitelerinize Türkhackteam ismi kullanılarak hack faaliyetinde bulunulursa, site-sunucu erişim loglarından bu faaliyeti gerçekleştiren ip adresini tespit edip diğer kanıtlarla birlikte savcılığa suç duyurusunda bulununuz.