- 22 Haz 2015
- 2,198
- 0
Cumhuriyet tarihinin en çok insan öldüren katili olan Yavuz Yapıcıoğlu, 1994-2002 yılları arasında polis kayıtlarına göre 18, ailesine ve görgü tanıklarına göre 43 kişiyi öldürdü. Sudan bahanelerle işlediği cinayetlerden bir kaçı şöyle; 1994te İstanbulda aynı mahallede oturan bir genç kız günaydın dedi. Bu yüzden kızla ve genç kızın nişanlısı ve arkadaşlarıyla kavga etti. Kavgada bıçağını çekip 3 kişiyi öldürdü. Pertevniyal Lisesi önünden geçerken bir hademe ile kız öğrencinin tartıştığını görüp olaya karıştı. Önce kızı kovaladı, sonra kendisini engelleyen hademeyi bıçakla öldürdü. Cinayetten sonra kaçtığı Adanada olmadık sebeplerle 3 kişiyi daha öldürdü.
Adanadan kaçarken bindiği otobüs Ankarada mola verdi. Simit alacaktı; ancak cebinde parası yoktu. Tanımadığı birinden para istedi, vermeyince adamı izleyip tenha bir köşede şişleyerek öldürdü. Cinayeti gören bir adamı da kovaladı, yakalayıp boğazından keserek hayatına kıydı. Harçlık vermedi diye ağabeyinin dükkanını yaktı. Ayrıca yakın akrabalarından ikisinin daha evini yaktı. Silivrideki babasını öldürmek için evini bastı, baba Selim pompalı tüfekle ateş ederek Yavuzun elinden kurtuldu. Buradan Balıkesir Edremite anneannesinin yanına kaçtı. 3 gün birlikte kaldığı anneannesi annesiyle ilgili hoşuna gitmeyen bir söz söyleyince kristal kül tablasını başına vura vura öldürdü. Olayı duyan anne 2 gün sonra kalp krizinden öldü.
Artvin Canavarı
Yaşlı insanları öldürüyorsam da bunlar zaten zamanlarını doldurmuşlar. Onlar bizim yerimize fazladan yaşıyorlar. Belki de bizim kısmetimizi yiyorlar. Hem kendimi tatmin ediyordum, hem de onları öldürerek toplumu rahatlatıyordum. Artvin Canavarı ya da Baltalı Katil olarak bilinen Adnan Çolak işlediği 11 cinayeti bu sözlerle açıkladı. 1992-95 yılları arasında Artvin ve ilçelerinde yaşları 68 ile 95 arasında değişen yaşlıları kurban seçen Çolak, öldürdüğü 6 kadına da tecavüz etti.
Yakalandıktan sonra Adnan Çolakın yargılanması beş yıl sürdü. Zonguldak 1. Ağır Ceza Mahkemesi, 25 yaşında cinayet islemeye baslayan Adnan Çolakı 6 kez idam, 112 yıl ağır hapis cezasına çarptırdı.
Bebek Yüzlü Katil
Yakışıklı olması ve masum görüntüsü nedeniyle Bebek Yüzlü Katil lakabı katılan Ali Kaya, tamamı Alanyada gerçekleşen cinayetlerine, 1997 yılında amcası Celal Kayayı öldürerek başladı. Bu cinayet nedeniyle 5 yıl ağır hapis cezasına çarptırıldı. Cezası bitince, Adanada kendi annesine tecavüz eden Zeynel Abidin Gümüşü öldürdü. Bu cinayet sonrası akli dengesi bozuk raporu alarak akıl hastanesine kaldırıldı. 1999da kapalı yerde duramaz raporu aldı ve hastaneden çıkarıldı. Bundan sonra Alanyada 5 kişiyi daha bıçaklayarak öldürdü. Son cinayetinden sonra kişilik bozukluğu teşhisiyle tekrar akıl hastanesine yatırıldı. Burada da çivici katil olarak bilinen Ayhan Kartalı bıçaklayarak öldürdü. Son cinayetinden sonra Şanlıurfa yarı açık cezaevine kaldırıldı. Bir yıl sonra buradan firar eden Kaya, 2004 yılında Alanyada yakalandı.
Otoban Katilleri
Mehmet Karahasan ve Yiğit Bekçe 20 Ekim 2006da başladıkları katliamda, 52 saat içinde 7 kişiyi öldürdüler. Katliamın ilk kurbanı, Bursa-Yalova kara yolunun Ovaakça beldesi yakınlarındaki kestane şekeri satış mağazasında tezgahtarlık yapan Hüseyin Çalışkan oldu. Bundan beş saat sonra, İzmitte bir pişmaniye dükkanına giren zanlılar, burada da Fatih Kılıçı öldürdü. İkinci cinayettin üzerinden 7 saat geçmişken Sakarya`nın Hendek ilçesindeki bir akaryakıt istasyonuna giren Mehmet Karahasan ve Yiğit Bekçe, burada iş yeri çalışanı Mehmet Çakırı öldürdü.
Daha sonra otomobille uzun bir yol boyunca ilerleyen ve katliama devam eden ikili Mersinin Erdemli ilçesine bağlı Tömük beldesinde büfe işleten Özkan Köseyi Pozantı Çamalan mevkisinde Bekir Ciritçiyi, Gölbaşında Enver Aycık ile Necati Yüceli öldürdüler. Mehmet Karahasan ve Yiğit Bekçe, ilk cinayetten 52 saat sonra Kızılcahamamda yakalandı. 6 ilde işlenen cinayetler için açılan farklı davalarda ikisi de birkaç kez müebbet hapisle cezalandırıldı.
İnsan Avcısı
İlk cinayetini 22 yaşındayken kardeşini boğarak gerçekleştirdi. Mart 1998-Şubat 2001 yılları arasında Kayseride 6 kişiyi daha öldürdü. Yakalandığında, Zaten avcıyım. Kurbanlarım av, avların üstünden çıkan para ve eşyalar da av ganimeti dedi.
Kolici Katil
17 Ağustos depremine kadar, evli ve iki kızı olan Orhan Aksoyun sakin bir yaşamı vardı. Depremden sonra işleri bozulduğu için ailesini Romanyaya yolladı ve öldürmeye başladı. Ekim 200-Ocak 2001 arasına da 5 kişiyi öldürdü. Kurbanlarını boğduktan sonra koliye koyup şehrin tenha bölgelerine bıraktığı için kolici katilolarak adlandırıldı.
İddiayı Kazandım
Seri katil olarak tutuklandığında, İstanbulun ilk seri katili Seyit Ahmet Demirci ile girdiği iddia üzerine öldürmeye başladığını söyledi ve İstanbul DGMde verdiği ifadede Bu iddiayı kazandım. dedi.
5 cinayet, 4 gasp ve 1 tecavüzden yargılanan Demirci, kendisini seri katil olarak değil kiralık katil olarak adlandırdı.
Erdinç Tümer
1971 doğumlu Erdinç Tümer, Ocak -Ağustos 1999 arasında İzmir ve Bursada 5 kişiyi öldürdü. Halen firarda polis tarafından aranıyor.
1999-200 arasında İstanbulda biri kadın 5 kişiyi öldürdü. Yakalandığında söylediği Cinayetlerde kullandığımız silahlardan birini ve susturucuları Mehmet Özbay diye tanığım Abdullah Çatlıdan almıştım. Onun emriyle Ukraynada Kievde biri subay üç askeri öldürdüm sözleri kamuoyunda tartışma yarattı.
Çivici Katil
Çivi görünce dayanamıyordum, insanların kafalarına çakmak istiyordum hep Yakalandıktan sonra polise bu ifadeyi veren Süleyman Aktaş, çivici katil olarak biliniyor. Elektrik Kurumunda hat işçiliği yaparken 31 bin 500 volt elektrik akımına kapılıp ağır yaralanan Aktaş, bu olaydan sonra 1986 yılında Antalyada Nuri Keskin adındaki Başkomiseri öldürdü ve tutuklandı. Mahkeme akli dengesinin yerinde olmadığına karar verdi ve Süleyman Aktaşı, Manisa ruh ve sinir hastalıkları hastanesine gönderdi.
Köye döndükten 3 yıl sonra, 4 komşusunu boğarak öldürdü. Ona Çivici Katil denmesinin nedeni ise öldürdüğü kurbanlarının kafalarının çeşitli yerlerine ve gözlerine çiviler çakmasıydı.
Mobilyacı Katil
Seyit Ahmet Demirci, Mayıs-Temmuz 1998 tarihleri arasında İstanbulda üç mobilyacıyı dükkanlarının bodrum katında kafalarına kurşun sıkarak öldürdü. Demircinin neden sadece mobiyacıları hedef seçtiği ise geçmişte yaşadığı bir travmaya bağlı. Çocukluğunun geçtiği Fatsada en yakn arkadaşı ile birlikte küçük bir mobilyacı dükkanının bodrum katında saldırıya uğradı. Seyit Ahmet son kaçmayı başardı. Ancak yaşlı mobilyacının arkadaşı Habile tecavüz edilişini izledi. İki arkadaş bu olayı sonsuzluğa gömdüler. Ta ki üniversitede okuyan Habilin intihar ettiği haberi gelene kadar. Habilin neden intihar ettiğini yalnızca Seyit Ahmet biliyordu.
Cem Garipoğlu
Cezaevinde intihar eden Cem Garipoğlu 3 Mart 2009 yılında lise öğrencisi olan Münevver Karabulutun katili. Kesik baş cinayeti olarak tarihe geçen Münevver Karabulut cinayeti sevgilisi Cem Garipoğlu tarafından işlendi. Kesik baş cinayeti olarak adlandırılmasının nedeni Cem Garipoğlu nun talihsiz kızın başını keserek bir gitar kutusuna koyarak çöpe atmasıydı.
Türkiye kamuoyunda dikkat çeken ve büyük tepkilere neden olan bu cinayetin katil zanlısı Cem Garipoğlu cinayetten 197 gün sonra teslim oldu. Yargılanma süreci 18 Kasım 2011 tarihinde mahkumiyet kararıyla sona eren Cem Garipoğlu 10 Ekimde cezaevinde kendini asarak intihar etti.
[ame="https://www.youtube.com/watch?v=eZGElB_EMo4"]https://www.youtube.com/watch?v=eZGElB_EMo4[/ame]
Adanadan kaçarken bindiği otobüs Ankarada mola verdi. Simit alacaktı; ancak cebinde parası yoktu. Tanımadığı birinden para istedi, vermeyince adamı izleyip tenha bir köşede şişleyerek öldürdü. Cinayeti gören bir adamı da kovaladı, yakalayıp boğazından keserek hayatına kıydı. Harçlık vermedi diye ağabeyinin dükkanını yaktı. Ayrıca yakın akrabalarından ikisinin daha evini yaktı. Silivrideki babasını öldürmek için evini bastı, baba Selim pompalı tüfekle ateş ederek Yavuzun elinden kurtuldu. Buradan Balıkesir Edremite anneannesinin yanına kaçtı. 3 gün birlikte kaldığı anneannesi annesiyle ilgili hoşuna gitmeyen bir söz söyleyince kristal kül tablasını başına vura vura öldürdü. Olayı duyan anne 2 gün sonra kalp krizinden öldü.
Artvin Canavarı
Yaşlı insanları öldürüyorsam da bunlar zaten zamanlarını doldurmuşlar. Onlar bizim yerimize fazladan yaşıyorlar. Belki de bizim kısmetimizi yiyorlar. Hem kendimi tatmin ediyordum, hem de onları öldürerek toplumu rahatlatıyordum. Artvin Canavarı ya da Baltalı Katil olarak bilinen Adnan Çolak işlediği 11 cinayeti bu sözlerle açıkladı. 1992-95 yılları arasında Artvin ve ilçelerinde yaşları 68 ile 95 arasında değişen yaşlıları kurban seçen Çolak, öldürdüğü 6 kadına da tecavüz etti.
Yakalandıktan sonra Adnan Çolakın yargılanması beş yıl sürdü. Zonguldak 1. Ağır Ceza Mahkemesi, 25 yaşında cinayet islemeye baslayan Adnan Çolakı 6 kez idam, 112 yıl ağır hapis cezasına çarptırdı.
Bebek Yüzlü Katil
Yakışıklı olması ve masum görüntüsü nedeniyle Bebek Yüzlü Katil lakabı katılan Ali Kaya, tamamı Alanyada gerçekleşen cinayetlerine, 1997 yılında amcası Celal Kayayı öldürerek başladı. Bu cinayet nedeniyle 5 yıl ağır hapis cezasına çarptırıldı. Cezası bitince, Adanada kendi annesine tecavüz eden Zeynel Abidin Gümüşü öldürdü. Bu cinayet sonrası akli dengesi bozuk raporu alarak akıl hastanesine kaldırıldı. 1999da kapalı yerde duramaz raporu aldı ve hastaneden çıkarıldı. Bundan sonra Alanyada 5 kişiyi daha bıçaklayarak öldürdü. Son cinayetinden sonra kişilik bozukluğu teşhisiyle tekrar akıl hastanesine yatırıldı. Burada da çivici katil olarak bilinen Ayhan Kartalı bıçaklayarak öldürdü. Son cinayetinden sonra Şanlıurfa yarı açık cezaevine kaldırıldı. Bir yıl sonra buradan firar eden Kaya, 2004 yılında Alanyada yakalandı.
Otoban Katilleri
Mehmet Karahasan ve Yiğit Bekçe 20 Ekim 2006da başladıkları katliamda, 52 saat içinde 7 kişiyi öldürdüler. Katliamın ilk kurbanı, Bursa-Yalova kara yolunun Ovaakça beldesi yakınlarındaki kestane şekeri satış mağazasında tezgahtarlık yapan Hüseyin Çalışkan oldu. Bundan beş saat sonra, İzmitte bir pişmaniye dükkanına giren zanlılar, burada da Fatih Kılıçı öldürdü. İkinci cinayettin üzerinden 7 saat geçmişken Sakarya`nın Hendek ilçesindeki bir akaryakıt istasyonuna giren Mehmet Karahasan ve Yiğit Bekçe, burada iş yeri çalışanı Mehmet Çakırı öldürdü.
Daha sonra otomobille uzun bir yol boyunca ilerleyen ve katliama devam eden ikili Mersinin Erdemli ilçesine bağlı Tömük beldesinde büfe işleten Özkan Köseyi Pozantı Çamalan mevkisinde Bekir Ciritçiyi, Gölbaşında Enver Aycık ile Necati Yüceli öldürdüler. Mehmet Karahasan ve Yiğit Bekçe, ilk cinayetten 52 saat sonra Kızılcahamamda yakalandı. 6 ilde işlenen cinayetler için açılan farklı davalarda ikisi de birkaç kez müebbet hapisle cezalandırıldı.
İnsan Avcısı
İlk cinayetini 22 yaşındayken kardeşini boğarak gerçekleştirdi. Mart 1998-Şubat 2001 yılları arasında Kayseride 6 kişiyi daha öldürdü. Yakalandığında, Zaten avcıyım. Kurbanlarım av, avların üstünden çıkan para ve eşyalar da av ganimeti dedi.
Kolici Katil
17 Ağustos depremine kadar, evli ve iki kızı olan Orhan Aksoyun sakin bir yaşamı vardı. Depremden sonra işleri bozulduğu için ailesini Romanyaya yolladı ve öldürmeye başladı. Ekim 200-Ocak 2001 arasına da 5 kişiyi öldürdü. Kurbanlarını boğduktan sonra koliye koyup şehrin tenha bölgelerine bıraktığı için kolici katilolarak adlandırıldı.
İddiayı Kazandım
Seri katil olarak tutuklandığında, İstanbulun ilk seri katili Seyit Ahmet Demirci ile girdiği iddia üzerine öldürmeye başladığını söyledi ve İstanbul DGMde verdiği ifadede Bu iddiayı kazandım. dedi.
5 cinayet, 4 gasp ve 1 tecavüzden yargılanan Demirci, kendisini seri katil olarak değil kiralık katil olarak adlandırdı.
Erdinç Tümer
1971 doğumlu Erdinç Tümer, Ocak -Ağustos 1999 arasında İzmir ve Bursada 5 kişiyi öldürdü. Halen firarda polis tarafından aranıyor.
1999-200 arasında İstanbulda biri kadın 5 kişiyi öldürdü. Yakalandığında söylediği Cinayetlerde kullandığımız silahlardan birini ve susturucuları Mehmet Özbay diye tanığım Abdullah Çatlıdan almıştım. Onun emriyle Ukraynada Kievde biri subay üç askeri öldürdüm sözleri kamuoyunda tartışma yarattı.
Çivici Katil
Çivi görünce dayanamıyordum, insanların kafalarına çakmak istiyordum hep Yakalandıktan sonra polise bu ifadeyi veren Süleyman Aktaş, çivici katil olarak biliniyor. Elektrik Kurumunda hat işçiliği yaparken 31 bin 500 volt elektrik akımına kapılıp ağır yaralanan Aktaş, bu olaydan sonra 1986 yılında Antalyada Nuri Keskin adındaki Başkomiseri öldürdü ve tutuklandı. Mahkeme akli dengesinin yerinde olmadığına karar verdi ve Süleyman Aktaşı, Manisa ruh ve sinir hastalıkları hastanesine gönderdi.
Köye döndükten 3 yıl sonra, 4 komşusunu boğarak öldürdü. Ona Çivici Katil denmesinin nedeni ise öldürdüğü kurbanlarının kafalarının çeşitli yerlerine ve gözlerine çiviler çakmasıydı.
Mobilyacı Katil
Seyit Ahmet Demirci, Mayıs-Temmuz 1998 tarihleri arasında İstanbulda üç mobilyacıyı dükkanlarının bodrum katında kafalarına kurşun sıkarak öldürdü. Demircinin neden sadece mobiyacıları hedef seçtiği ise geçmişte yaşadığı bir travmaya bağlı. Çocukluğunun geçtiği Fatsada en yakn arkadaşı ile birlikte küçük bir mobilyacı dükkanının bodrum katında saldırıya uğradı. Seyit Ahmet son kaçmayı başardı. Ancak yaşlı mobilyacının arkadaşı Habile tecavüz edilişini izledi. İki arkadaş bu olayı sonsuzluğa gömdüler. Ta ki üniversitede okuyan Habilin intihar ettiği haberi gelene kadar. Habilin neden intihar ettiğini yalnızca Seyit Ahmet biliyordu.
Cem Garipoğlu
Cezaevinde intihar eden Cem Garipoğlu 3 Mart 2009 yılında lise öğrencisi olan Münevver Karabulutun katili. Kesik baş cinayeti olarak tarihe geçen Münevver Karabulut cinayeti sevgilisi Cem Garipoğlu tarafından işlendi. Kesik baş cinayeti olarak adlandırılmasının nedeni Cem Garipoğlu nun talihsiz kızın başını keserek bir gitar kutusuna koyarak çöpe atmasıydı.
Türkiye kamuoyunda dikkat çeken ve büyük tepkilere neden olan bu cinayetin katil zanlısı Cem Garipoğlu cinayetten 197 gün sonra teslim oldu. Yargılanma süreci 18 Kasım 2011 tarihinde mahkumiyet kararıyla sona eren Cem Garipoğlu 10 Ekimde cezaevinde kendini asarak intihar etti.
[ame="https://www.youtube.com/watch?v=eZGElB_EMo4"]https://www.youtube.com/watch?v=eZGElB_EMo4[/ame]