Demokratik açılım süreci içerisinde kürtler derken araya birde Ermenistan girdi. Daha Ermenistan açılımını düşünürken Azerbaycan ile sorun oluştu, Azeri vekiller neye uğradığını şaşırmış bi halde apartopar Türkiye'ye geldiler. Artık mecliste tam olarak onlara neler söylendiğini bilmiyoruz ama ağlayan çocuğa emzik verilircesine "umutluyuz" diyerek gittiler. İşi Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev bozdu doğalgazla Türkiye'ye rest çekti. Hemen ardından ise bayrak krizi ortaya çıktı.
İşte tam bu sırada ne olmuştu demokratik açılım yada diğer bir ifadeyle kürt açılımı derken dağdan 34 pkk'lı vatan haini indi geldi. Giderken kimse bilmiyordu onları ama gelişleri davullu zurnalı bayram yeri gibi görüntüler içerisinde bir anda ülke gündemine oturup neredeyse kahraman ilan edildiler. Daha suçlu olup olmadıkları araştırılmadan jet hızı içerisinde salıverildiler. Peki neden?
Tam bu olaylara televizyonlardan, gazetelerden, ajanslardan okuyorduk ki ne olduysa oldu. Pkk'lı kahramanlara devlet dairelerinde iş imkanı, TC Kimlik kartlarını konuşmaya başladık. Öcalanı 11 yıldır besliyoruz damızlık olarak. Onu yakaladığımızda idam edemedik, onun emri ile 34 kişi dağdan indi. Şimdi öcalan pkk'lıların kahramanı iken bizimde kahramanımız oldu. Biz 30 yıldır bu pkk ile uğraşırken boşuna uğraşmışız. Adamın bir talimatı ile dağdan inmeye başladılar yakında öcalanıda mecliste görürsek şaşırmayın.
İnsan sormadan edemiyor peki bizim ŞEHİT'lerimiz noldu?
Vatan sağolsun diyen analarımız noldu?
Herşey vatan için diyen askerlerimiz?
Bu vatan boşunamı verdi okadar canı?
Dağdaki 3-5 çapulcu diye başladı bu süreç ve 30 binden fazla ŞEHİT verildi ve şuan bu noktadayız. O kadar ŞEHİT varken, gazi varken, onların analarının, kadınlarının, çocuklarının yüzüne nasıl bakılacak. Bu olayları sindirmek gerçekten çok zor. Bu süreç içerisinde TSK'dan gelen açıklama "Yaşananlar kabul edilemez!..." az da olsa içimize su serpti.
Şüheda gövdesi, bir baksana dağlar taşlar...
O, rüku olmasa, dünyada eğilmez başlar,
Yaralanmış temiz alnından uzanmış yatıyor;
Bir hilal uğruna ya rab, ne güneşler batıyor!
M.Akif ERSOY
Unutmayın bu vatan 3-5 mermiyle alınmadı ve 3-5 çapulcuyada verilmeyecektir.
(Not:Kürtlerle PKK'yı karıştırmayın. Her kürt pkk değil, her pkk da kürt değildir!)
İşte tam bu sırada ne olmuştu demokratik açılım yada diğer bir ifadeyle kürt açılımı derken dağdan 34 pkk'lı vatan haini indi geldi. Giderken kimse bilmiyordu onları ama gelişleri davullu zurnalı bayram yeri gibi görüntüler içerisinde bir anda ülke gündemine oturup neredeyse kahraman ilan edildiler. Daha suçlu olup olmadıkları araştırılmadan jet hızı içerisinde salıverildiler. Peki neden?
Tam bu olaylara televizyonlardan, gazetelerden, ajanslardan okuyorduk ki ne olduysa oldu. Pkk'lı kahramanlara devlet dairelerinde iş imkanı, TC Kimlik kartlarını konuşmaya başladık. Öcalanı 11 yıldır besliyoruz damızlık olarak. Onu yakaladığımızda idam edemedik, onun emri ile 34 kişi dağdan indi. Şimdi öcalan pkk'lıların kahramanı iken bizimde kahramanımız oldu. Biz 30 yıldır bu pkk ile uğraşırken boşuna uğraşmışız. Adamın bir talimatı ile dağdan inmeye başladılar yakında öcalanıda mecliste görürsek şaşırmayın.
İnsan sormadan edemiyor peki bizim ŞEHİT'lerimiz noldu?
Vatan sağolsun diyen analarımız noldu?
Herşey vatan için diyen askerlerimiz?
Bu vatan boşunamı verdi okadar canı?
Dağdaki 3-5 çapulcu diye başladı bu süreç ve 30 binden fazla ŞEHİT verildi ve şuan bu noktadayız. O kadar ŞEHİT varken, gazi varken, onların analarının, kadınlarının, çocuklarının yüzüne nasıl bakılacak. Bu olayları sindirmek gerçekten çok zor. Bu süreç içerisinde TSK'dan gelen açıklama "Yaşananlar kabul edilemez!..." az da olsa içimize su serpti.
Şüheda gövdesi, bir baksana dağlar taşlar...
O, rüku olmasa, dünyada eğilmez başlar,
Yaralanmış temiz alnından uzanmış yatıyor;
Bir hilal uğruna ya rab, ne güneşler batıyor!
M.Akif ERSOY
Unutmayın bu vatan 3-5 mermiyle alınmadı ve 3-5 çapulcuyada verilmeyecektir.
(Not:Kürtlerle PKK'yı karıştırmayın. Her kürt pkk değil, her pkk da kürt değildir!)