- 19 Nis 2016
- 1,191
- 0
- 30
Web tasarımıyla ilgilenen çoğu kişi, işini en iyi şekilde tamamlayıp başarılı olmak için ellerinden geleni yapmaktadırlar. Ofisimizde de bulundurmaktan gurur duyduğumuz bu er kişiler, yer aldıkları projelere kalite ve vizyon katarken işlerini de aşkla yapmaya devam ediyorlar. Öte yandan sektörde rastlayabileceğiniz diğerleri de bulunmakta: müşterilerini düşünmeyen ve bu yüzden düzgün hizmet sağlayamayan tasarımcılardan bahsediyoruz. Bu arkadaşlar, zayıf standartlara sahiptirler.
Müşteri tarafı, bir tasarımcıyla çalışmaya başlamadan önce onun yukarıdaki paragrafta anlatılan ilk örneğe mi yoksa ikinci örneğe mi ait olduğunu bilemez ne yazık ki. Sorumsuz bir tasarımcıyla yola koyulduysanız da iş işten geçmiş olur.
Peki bir tasarımcı, müşterisini nasıl mutsuz eder, kötü bir ürünü nasıl ortaya koyar, iş süreci içinde kendini çalıştığı yerden nasıl kovdurur ya da müşterisiyle ilişkisini nasıl kopma noktasına getirir? Madde madde, kötü ve ibretlik tasarımcının adım adım neler yapacağını inceleyelim ve bunlardan dersler çıkaralım.
Dikkat! Yüksek Sarkazm!
O iş o gün bitmez!
1. İlk Taslağınızı Olabildiğince Geciktirin
Diyelim home-office takılıyorsunuz ve freelance bir iş aldınız. Müşterinizi, sizi seçtiğine pişman etmek için yapacağınız ilk şey değerli zamanınızı mock-uplara harcayıp geliştirme kısmını geri plana atmak olacaktır. Eğer bu sürecin üzerine tuz biber ekmek istiyorsanız müşterinize daimi olarak onun olumlu karşılayacağı teslim tarihleri vermek ve bu deadlinelara uymamak en doğru yol olacaktır. Karşınızdakini haftalarca bekletin de delirsin.
Müşterinize ne kadar mükemmel bir site tasarladığınızı açıkça belirtin ve haftalarca uğraşıp durduğunuz mock-upları müşterinizle arada bir paylaşarak kendisini oyalayın. Akabinde, müşterinizin haklı olarak isteyeceği küçük değişiklikleri de es geçin. Haftalar sonra da nihayet taslağı bitirin.
Oldu canım, oldu bitanem.
2. Takviminizi Yeniden Önceliklendirin
Müşterinizin kafasında size, projeye ve tasarıma karşı soru işaretleri ve şüpheler oluşmaya başladı değil mi? Doğru yoldasınız, aynen devam.
Örneğin; elinizdeki projenin takvimine göre işin Kurban Bayramı tatili sonuna kadar bitmiş olması gerekiyor. Bu durumda proje falan dinlemeyip bütün tatil boyunca müşterinizin ön ödemesiyle k.çınızı yayın. Türlü aksiyonlara bulaşın ve bolca et yemekten kaçınmayın. Sonuçta önceliğiniz arkadaşlarınızla buluşmak, gezmek, ailenizle zaman geçirmek olmalı. Daha şimdiden tüketmek üzere olduğunuz ve iş bitene kadar aslında başka birine ait olan parayı sakın düşünmeyin.
Daha sonra, vicdanınız biraz sızladıysa müşterinize işin bir hafta kadar gecikeceğini bildirin. Bunu da soğuk bir e-maille yapmayı unutmayın. Tabii ki planınıza uygun olarak bu sözü de yerine getirmemeye özen gösterin. Sonuçta karşınızdakine sadece boş umutlar vermiştiniz, kendinizi kandırmayın.
3. Siteyi Bariz Hatalarla Açın
Apar topar açtığınız siteyi, güya tamamlanmış bir şekilde müşterinize sundunuz. Üzerinde aylardır çalıştığınız site, o kadar hantal çalışıyor ve öylesine bariz hatalara sahip ki müşteriniz çıldırmak üzere. Neden mi? Çünkü utanmaz ve arlanmaz bir tasarımcı, projeyi umursamaz bir şekilde ele almıştı. Siteyi yayına almadan önce bir kez bile kontrol etseydi, aşağıdakilere benzer sorunları görecekti:
Hatta bu maddelere, belirlenmiş URLnin de es geçildiğini ekleyin.
İşte bu an, müşterinizin yanlış tasarımcıyla çalıştığını anladığı andır. Projeyi defalarca erteldiniz, vermiş olduğunuz deadlinelara defalarca ihanet ettiniz ve süreyi inanılmaz şekilde uzattınız. Müşteriyle doğru iletişim kurmaktan kaçındınız, süreç boyunca kendisine söz hakkı vermediniz. Belki bir şekilde güzel sonuçlar doğuracak projeyi en iyi şekilde baltaladınız.
Bu kadar da olmaz dediğinizi duyar gibiyiz. Durun ama dahası var. Müşterinizin sizinle bir daha asla çalışmamasına sebep olacak son eylem için kemerlerinizi sıkıca bağlayın. Bu, aynı zamanda çevresine hakkınızda kötü yorumlar da yapmasına sebep olacak ve belki bir daha kimseyle çalışamayacaksınız.
Kesin çekmiyor ondan açmıyorsun!
4. Hataları Gidermeyi Reddedin
Şimdiye kadar yaptıklarınız nedeniyle bir daha asla sizinle çalışmayacak bir müşteriye sahipsiniz, kutlarız. Müşterinizle aranızdaki profesyonel ilişkiyi tamamen yok edecek stratejik planda son nokta ise; asla müşterinizden gelen e-postalara, mesajlara ve çağrılara cevap vermemek, isteklerine kulak asmamaktır. Zaten sorunlu bir ürünle karşı karşıya olan müşteriniz, sabırsızlıkla sizden hataların giderilmesini isteyecektir. Bu büyük haklılığa aldırış etmeyin sakın. İstediği şey ne kadar küçük bile olsa işe bulaşmayın.
5. Çok Şey Vaad Edin, Çok Daha Azını Teslim edin
Ön ödemesini aldıktan sonra proje için uzun bir süre kılını kıpırdatmamış, yumurta kapıya dayanınca da her tarafı dağılan bir siteyi yayına almış olan tasarımcı, hakkıyla kovulmuş demektir. Müşteri bir daha kendisiyle çalışmayacak, artık ince eleyip sık dokuyacak ve tasarımcı tayfasına olumsuz bir ön yargıyla yaklaşacaktır. Yazımızda bahsettiğimiz tasarımcıyı, sektöre katkılarından ötürü bir kez daha kutluyoruz.
Bu korkunç örnekte, tasarımcının en büyük hatası belki de en başta tutamayacağı sözler vermesi, olmayacak bir işe kalkışması ve müşteriyi açıkça kandırmasıdır. Neyi, ne kadar sürede, nasıl ele alabileceğini bilmeyen ve iş ahlakından tamamen yoksun olan bir tasarımcının böyle bir yol seçmesi çok doğal aslında.
Cepte 5 kuruş paran da kalmadı tabi.
Eğer siz de var olan müşterilerinizi çıldırtmak, ofisinizi başınıza yıktırmak istiyorsanız anlattıklarımızı adım adım uygulayın. Bu mottolarla ilerleyecekseniz bizden uzak durun. Herkesten uzak durun.
Müşteri tarafı, bir tasarımcıyla çalışmaya başlamadan önce onun yukarıdaki paragrafta anlatılan ilk örneğe mi yoksa ikinci örneğe mi ait olduğunu bilemez ne yazık ki. Sorumsuz bir tasarımcıyla yola koyulduysanız da iş işten geçmiş olur.
Peki bir tasarımcı, müşterisini nasıl mutsuz eder, kötü bir ürünü nasıl ortaya koyar, iş süreci içinde kendini çalıştığı yerden nasıl kovdurur ya da müşterisiyle ilişkisini nasıl kopma noktasına getirir? Madde madde, kötü ve ibretlik tasarımcının adım adım neler yapacağını inceleyelim ve bunlardan dersler çıkaralım.
Dikkat! Yüksek Sarkazm!
O iş o gün bitmez!
1. İlk Taslağınızı Olabildiğince Geciktirin
Diyelim home-office takılıyorsunuz ve freelance bir iş aldınız. Müşterinizi, sizi seçtiğine pişman etmek için yapacağınız ilk şey değerli zamanınızı mock-uplara harcayıp geliştirme kısmını geri plana atmak olacaktır. Eğer bu sürecin üzerine tuz biber ekmek istiyorsanız müşterinize daimi olarak onun olumlu karşılayacağı teslim tarihleri vermek ve bu deadlinelara uymamak en doğru yol olacaktır. Karşınızdakini haftalarca bekletin de delirsin.
Müşterinize ne kadar mükemmel bir site tasarladığınızı açıkça belirtin ve haftalarca uğraşıp durduğunuz mock-upları müşterinizle arada bir paylaşarak kendisini oyalayın. Akabinde, müşterinizin haklı olarak isteyeceği küçük değişiklikleri de es geçin. Haftalar sonra da nihayet taslağı bitirin.
Oldu canım, oldu bitanem.
2. Takviminizi Yeniden Önceliklendirin
Müşterinizin kafasında size, projeye ve tasarıma karşı soru işaretleri ve şüpheler oluşmaya başladı değil mi? Doğru yoldasınız, aynen devam.
Örneğin; elinizdeki projenin takvimine göre işin Kurban Bayramı tatili sonuna kadar bitmiş olması gerekiyor. Bu durumda proje falan dinlemeyip bütün tatil boyunca müşterinizin ön ödemesiyle k.çınızı yayın. Türlü aksiyonlara bulaşın ve bolca et yemekten kaçınmayın. Sonuçta önceliğiniz arkadaşlarınızla buluşmak, gezmek, ailenizle zaman geçirmek olmalı. Daha şimdiden tüketmek üzere olduğunuz ve iş bitene kadar aslında başka birine ait olan parayı sakın düşünmeyin.
Daha sonra, vicdanınız biraz sızladıysa müşterinize işin bir hafta kadar gecikeceğini bildirin. Bunu da soğuk bir e-maille yapmayı unutmayın. Tabii ki planınıza uygun olarak bu sözü de yerine getirmemeye özen gösterin. Sonuçta karşınızdakine sadece boş umutlar vermiştiniz, kendinizi kandırmayın.
3. Siteyi Bariz Hatalarla Açın
Apar topar açtığınız siteyi, güya tamamlanmış bir şekilde müşterinize sundunuz. Üzerinde aylardır çalıştığınız site, o kadar hantal çalışıyor ve öylesine bariz hatalara sahip ki müşteriniz çıldırmak üzere. Neden mi? Çünkü utanmaz ve arlanmaz bir tasarımcı, projeyi umursamaz bir şekilde ele almıştı. Siteyi yayına almadan önce bir kez bile kontrol etseydi, aşağıdakilere benzer sorunları görecekti:
- Bozuk linkler
- Orantısız kullanılmış görseller
- Tepkisellikten uzak tasarım
Hatta bu maddelere, belirlenmiş URLnin de es geçildiğini ekleyin.
İşte bu an, müşterinizin yanlış tasarımcıyla çalıştığını anladığı andır. Projeyi defalarca erteldiniz, vermiş olduğunuz deadlinelara defalarca ihanet ettiniz ve süreyi inanılmaz şekilde uzattınız. Müşteriyle doğru iletişim kurmaktan kaçındınız, süreç boyunca kendisine söz hakkı vermediniz. Belki bir şekilde güzel sonuçlar doğuracak projeyi en iyi şekilde baltaladınız.
Bu kadar da olmaz dediğinizi duyar gibiyiz. Durun ama dahası var. Müşterinizin sizinle bir daha asla çalışmamasına sebep olacak son eylem için kemerlerinizi sıkıca bağlayın. Bu, aynı zamanda çevresine hakkınızda kötü yorumlar da yapmasına sebep olacak ve belki bir daha kimseyle çalışamayacaksınız.
Kesin çekmiyor ondan açmıyorsun!
4. Hataları Gidermeyi Reddedin
Şimdiye kadar yaptıklarınız nedeniyle bir daha asla sizinle çalışmayacak bir müşteriye sahipsiniz, kutlarız. Müşterinizle aranızdaki profesyonel ilişkiyi tamamen yok edecek stratejik planda son nokta ise; asla müşterinizden gelen e-postalara, mesajlara ve çağrılara cevap vermemek, isteklerine kulak asmamaktır. Zaten sorunlu bir ürünle karşı karşıya olan müşteriniz, sabırsızlıkla sizden hataların giderilmesini isteyecektir. Bu büyük haklılığa aldırış etmeyin sakın. İstediği şey ne kadar küçük bile olsa işe bulaşmayın.
5. Çok Şey Vaad Edin, Çok Daha Azını Teslim edin
Ön ödemesini aldıktan sonra proje için uzun bir süre kılını kıpırdatmamış, yumurta kapıya dayanınca da her tarafı dağılan bir siteyi yayına almış olan tasarımcı, hakkıyla kovulmuş demektir. Müşteri bir daha kendisiyle çalışmayacak, artık ince eleyip sık dokuyacak ve tasarımcı tayfasına olumsuz bir ön yargıyla yaklaşacaktır. Yazımızda bahsettiğimiz tasarımcıyı, sektöre katkılarından ötürü bir kez daha kutluyoruz.
Bu korkunç örnekte, tasarımcının en büyük hatası belki de en başta tutamayacağı sözler vermesi, olmayacak bir işe kalkışması ve müşteriyi açıkça kandırmasıdır. Neyi, ne kadar sürede, nasıl ele alabileceğini bilmeyen ve iş ahlakından tamamen yoksun olan bir tasarımcının böyle bir yol seçmesi çok doğal aslında.
Cepte 5 kuruş paran da kalmadı tabi.
Eğer siz de var olan müşterilerinizi çıldırtmak, ofisinizi başınıza yıktırmak istiyorsanız anlattıklarımızı adım adım uygulayın. Bu mottolarla ilerleyecekseniz bizden uzak durun. Herkesten uzak durun.
